Reklamlar
Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: Sevda Yitirilmiş Bir Cümledir Şair'in Lugatında !..
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 0 cevap var
OkumaGösterim: 806
Google Özel Arama

Gönderen Konu: Sevda Yitirilmiş Bir Cümledir Şair'in Lugatında !..  (Okunma sayısı 806 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    MAT_ROCK23

  • Sevdalı Üye
  • *****

  • İleti: 1966
  • Nerden: ELAZIĞ_23
  • Rep: +79/-5
  • Cinsiyet: Bayan
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı


 

Kalbim büyüdü artık aşkının karşısında... Kalbime dar gelen aşk, sevincime bol gelen hüzün, nasıl ulaştırır beni vuslatsız yollardan sana? Kasıp kavuran sevdaydı içimde kopmayan kasırgalar... Bütün yolları sana çıkartan çıkmaz sokaklardan geldim yokluğunun yangın yeri yüreğime...

Kalbim büyüdü artık... Aşkın küçük kalıyor kalbimin karşısında.
Hüzün rengi kelimelerle dolduruyorum hayatın boşluklarını...

Hicran koyusu günlerle kovaladım zamanı... Saatler simsiyah ırmaktan geçiriyor yelkovanını, akrebi beynimi kemiriyor. Şubat soğukluğundaki soba yani ısınışlarım, ağustos sıcaklığındaki mavi suların serinliği var küflenmeye yüz tutmuş beynimde. Kelepçeli sakinliğim var benim... Kelepçeli düşlerim, kelepçeli düşüşlerim var!


Ben ne sevdasıyla tanınan Mecnun, ne hakka kendini adamış Yunus, nede acılarıyla şöhret bulmuş KAHRAMAN´ım... Süpermen´de değilim, kurtaramam dünyayı devrik cümlelerimle... Yüreğimi giydim üstüme, açtım kalbimin kapısını cümlelere... Mecnun gibi aşık, Yunus gibi yalınayak, Kahraman gibi yalınkalem gidişim var cümlelerin üstüne... Bundandır yalınlığı harflerimin, bundandır anlaşılmazlığı öznelerimin...

Ama sevda yitirilmiş cümledir şair'in lugatında... Peşine düşer harflerin, izini sürer kaybedişin, kelimeleri yenik düşer hayata, sessizce dökerler gözyaşlarını beyaz sayfalara... Sevda kayıp cümledir şairin lugatında... Uçurumların kenar mahallelerinde konar geceye, zilzallerle sarsılır ruhu... Onu bulmak için yazar bir ömür boyu... Oysa, SEVDA siyah cümledir gece karanlığında, bulunmaz kalem oynatmakla... Hiçbir sevda bulunmaz el yordamıyla...

Kahırdan kararan yüzüm, esmer bir bakış yapıyor gözlerimi kimi zaman... Kendi bakışlarında kendini kaybeden aynalara bırakıyorum yüzümü... Yüzsüz gezmek korkaklığımdan değil, kendimi taşıyamamaktan! Sabırla bekliyorum, kendi yangınında yanan, kendi denizinde boğulan bir "ben" in karşısına çıkıp korkusuzca; "buradayım, işte buradayım" demeyi... Acıdan yas tutmuş ömrüme yeni devrim yaratmayı...


Tahammülsüz ayak durmuyor isteklerimin üstünde!! İçim geçiyor içimden, içim düşüyor içime... Kaza süsü verilen yaşantımda intiharlardan geçiyor ömrüm... Hasretler bırakıyorum mavi okyanusuna kalbimin, kasım kaybedişleriyle ıslatıyorum gözlerimi... Beynime geçirilen prangalar, ruhumun dizginleri şimdilerde! Dilime mühürlenen bitimsiz suskunluklarımda kayboluyorum... Artık susuyorum bir sürü kelimeye... Çünkü sevgili; gidişinin gözlerinden öperken dudaklarım kaldı yokluğunda...


Günahlarım kaldı sırtında... Veballerim kaldı boynunda... Bu yüzden yokluğunu oruç gibi dilimde tutuşum ve bu yüzden kelimelerin dilsizliğinde, dilsizce susuşum...

Gerçekleşmeyen düşlerim, sonu gelmeyen düşüşlerim var bu kentin kaldırımlarında... Her imkansızım sen oldun, her engelim hasretin oldu...

Oysa ne çok istemiştim bir kerede mutluluktan dolmasını gözlerimin, bir kerede sevinçten dönmesini başımın, yüreğime çelme takmasini sevdanın, düşürmesini beni bu kentin yorgun kaldırımlarına... Ama olmadı... Mutluluk hep Keloğlan´ın padişahın kızıyla evlenmesinde kaldı... Geçemedi bir türlü bir varmıştan öteye...

Artık zamansızlık vuruyor kapılarımı... Saatler durdu, zaman seni tam sen geçerken.. Akrebi beni, yelkovanı seni öldürdü... Tamda sen beni alıp gitmişken benden!!

Kendimi sende kaybettim, yoluma çıkan her "ben" bu kadar "sen" olmuşken...

Sen yoksun artık sevgili...
Sen yokluğa giden yol´sun artık...

Bense suskunum... Çünkü sendin benim en büyük cümlem... Aşk´tı sırtımdaki ağır heybem... Acıyla dolmuştu kara kaplı sırdaş güncem... Yoksulduk sevdadan, yoksunduk mutluluktan... Sevdadan yoksulluğumuzdu mutluluktan yoksunluğumuz...

Sen yoksun artık sevgili! Dudaklarım sensiz kaldı, yani kelimesiz...
Ben sende kendimi bulmuştum sevgili, sen yoksun artık...

Sen vuslata varmayan çıkmaz yolsun artık...
Aranmayan bir kayıptın mutluluk kumsallarında...
Bir varmış bin yokmuştun tüm sevda masallarında...
Bense kaybettim kendimi aşkta... (ölümsüzdür)

Önüm düş, arkam aşk, sağım acı, solum sevda... Bulsaydım kendimi, sobelicektim bu defa!!

Aleyna YILDIZ


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
0 Yanıt
1018 Gösterim
Son İleti 27 Aralık 2007, 18:32:07
Gönderen: sevdaligul
2 Yanıt
1236 Gösterim
Son İleti 01 Mart 2008, 21:55:30
Gönderen: çoban
0 Yanıt
1006 Gösterim
Son İleti 01 Mart 2008, 23:47:29
Gönderen: sevdaligul
8 Yanıt
2017 Gösterim
Son İleti 27 Haziran 2009, 18:36:27
Gönderen: @@@kalpsiz@@@
2 Yanıt
970 Gösterim
Son İleti 02 Aralık 2008, 10:26:25
Gönderen: REKLAM YAZARI

web hosting Domain Web
İçerik sağlayacı paylaşım sitelerinden biri olan sevdaligul.com forum sitemizde 5651 Sayılı Kanun’un 8. Maddesine ve T.C.K’nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan sorumludur. sevdaligul.com hakkında yapılacak tüm hukuksal Şikayetler sevdaligul@gmail.com  adresi ile iletişime geçilmesi halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde sevdaligul.com  yönetimi olarak tarafımızdan gereken işlemler yapılacak ve size dönüş yapacaktır.