Reklamlar

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - PERİ

Sayfa: 1 ... 3 4 [5] 6 7 ... 55
41

                 Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap
23 Haziran 1901’de İstanbul’da doğdu. Kadı Hüseyin Fikri Efendi'nin oğlu. Baytar Mektebi'ni bırakarak girdiği Darülfünun-ı Osmani'nin (Bugünkü İstanbul Üniversitesi) Edebiyat Fakültesi’nden 1923’te mezun oldu. Erzurum, Konya ve Ankara'daki liselerde öğretmenlik yaptı. Gazi Terbiye Enstitüsü'nde (Gazi Eğitim Enstitüsü) edebiyat dersleri verdi. 1933'ten sonra İstanbul'da Kadıköy Lisesi'nde edebiyat öğretmenliği yaptı. Güzel Sanatlar Akademisi’nde sanat tarihi ve estetik dersleri verdi. 1939'da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde yeni kurulan Türk Edebiyatı Kürsüsü profesörlüğüne getirildi. 1942 ara seçimlerinde CHP'den Maraş Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girdi, üniversitedeki görevinden ayrıldı. 1946 seçimlerinde tekrar aday gösterilmeyince bir süre Milli Eğitim Müfettişliği yaptı. Güzel Sanatlar Akademisinde tekrar derse girmeye başladı. 1949'da da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne döndü. Bu görevdeyken 24 Ocak 1962’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. Adını ilk kez "Altın Kitap" dergisinde yayınlanan "Musul Akşamları" şiiriyle duyurdu. Dergah, Milli Mecmua, Hayat, Görüş, Ülkü, Varlık, Oluş, Kültür Haftası ve Aile dergilerinde şiirleri yayınlandı. Hece vezniyle yazdığı bu ilk şiirler, imge zenginliklikleri ve müzikal nitelikleriyle dikkat çeker. Edebiyat Fakültesi'nde öğrencisi olduğu Yahya Kemal Beyatlı'dan çok etkilendi. Ama ilk eserlerinde Yahya Kemal'den çok Ahmet Haşim izleri görülür. Haşim gibi o da küçük yaşta kaybettiği annesinin yokluğundan duyduğu acıyı ve kendisini avutacak bir sevginin özlemini dile getirir. İçe dönük bir bakışla doğa ile iletişim kurmaya çalışır. Şiirinin bir başka yönü Bergson felsefesinden kaynanlanan zaman kavramıdır. Onun eserlerinde zaman, basit bir süreklilik değil, çok katlı ve karmaşık bir akıştır. "Ne İçindeyim Zamanın", "Bursa'da Zaman" şiirleri bu olgunun örnekleridir. İlk romanı "Mahur Beste" 1944'te Ülkü Dergisi'nde yayınlandı. Osmanlı Devleti'nin son döneminde seçkin bir çevrenin yaşayışını sergileyen bu romanın ardandan, kendi yaşamından da izler taşıyan "Huzur" 1949'da basıldı. Huzur, hem bir aşk hem de Tanpınar'ın İstanbul'a olan derin sevgisinin romanıdır. Estetik anlayışının, kültür birikiminin ve geçmiş kültürlere yaslanan yaşam felsefesini yansıttığı bu kitabı Tanpınar'ın en yetkin romanı sayılır. Romanda, Mümtaz ile Nuran'ın aşkı çerçevesinde Doğu ile Batı, eski ile yeni, geçmişin değerleriyle var olan değerler, aşk ile toplumsal sorumluluk arasındaki çatışmayı ve bu çatışmanın doğurduğu bireysel bunalımları irdeler. 1950'de Yeni İstanbul gazetesinde yayınlanan ancak ölümünden sonra 1973'te basılan "Sahnenin Dışındakiler" ile 1961'de basılan "Saatleri Ayarlama Enstitüsü"nde de iki uygarlık, iki değerler sistemi arasında bocalayan Türk toplumunun ironik tablosu çizilir. Ölümünden sonra plan ve notlarına dayanılarak biraraya getirilen ve 1987'de yayınlanan "Aydaki Kadın" da da aynı irdeleme vardır. Şiir, roman ve yazılarının yanısıra İstanbul, Bursa, Ankara, Erzurum ve Konya kentlerini doğal, tarihsel ve kültürel yapılarıyla anlattığı 1946'da basılan "5 Şehir" önemli eserleri arasındadır.
ESERLERİ

ŞİİR:
Bütün Şiirleri (1976-1981)

ROMAN:
Mahur Beste (tefrika 1944 - basım 1975)
Huzur (1949-1983)
Sahnenin Dışındakiler (tefrika 1950- basım 1973)
Saatleri Ayarlama Enstitüsü (1961-1977)
Aydaki Kadın (ölümünden sonra 1987)

ÖYKÜ:
Abdullah Efendi’nin Rüyaları (1943-1983)
Yaz Yağmuru (1955-1983)
Hikayeler (Kitaplaşmayan iki hikayesiyle birlikte tüm öyküleri, 1983)

DENEME:
Beş Şehir (1946-2001)
Edebiyat Üzerine Makaleler (1969-1977)
Yaşadığım Gibi (1970-1977)

ANTOLOJİLER:
Tevfik Fikret (1937-1944)
Namık Kemal (1942)
Yahya Kemal (1940-1982)
19. Asır Türk Edebiyatı Tarihi (Ancak birinci cildini tamamlayabildi,1942-1985)

42
Fuat Köprülü 4 Aralık 1890da İstanbulda doğdu. Sadrazam Köprülü Mehmet Paşanın soyundan gelmektedir. Edebiyat ve tarih alanında ilerlemek için hukuk öğrenimini yarıda bıraktı.

1909da Fecr-i Ati topluluğuna katıldı. Şiirlerini 1913e kadar Mehasin ve Servet-i Fünun dergilerinde yayımladı. Bu yıllarda Milli Edebiyat ve Yeni Lisan akımlarına karşıydı. 1910dan sonra İstanbulun çeşitli okullarında Türkçe ve edebiyat okuttu, liselerin edebiyat programını düzenledi. Ziya Gökalp çevresine girdikten sonra Milli Edebiyat akımını benimsedi; Türk tarihinin ilk dönemlerine kadar indi, ilk Türk topluluklarının tarih ve edebiyatlarını inceledi. 1913te, Halit Ziya Uşaklıgilden boşalan İstanbul Darülfünunu Türk Edebiyatı Tarihi müderrisliğine getirildi. Aynı yıl Bilgi dergisinde Türk edebiyatının hangi yöntemle incelenmesi gerektiğini tartışan Türk Edebiyatı Tarihinde Usul adlı yazısı çıktı.

İlk büyük yapıtı Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıfları yayımlandı. 1923te Edebiyat Fakültesi dekanı oldu, Türkiye Tarihi adlı kitabını çıkardı. 1925te Türkiyat Mecmuasını çıkarmaya başladı, ünü giderek dünyaya yayıldı, birçok uluslar arası kongreye Türkiye temsilcisi olarak katıldı. 1928de Türk Tarih Encümeni başkanlığına seçildi. 1931de Türk Hukuk Tarihi Mecmuasını çıkarmaya başladı; 1932-1934 arasında Divan Edebiyatı Antolojisini çıkardı. 1933te ordinaryüs profesör oldu, İstanbul Üniversitesinde birkaç kez dekanlık yaptı. 1934te siyasete atılarak Kars milletvekili oldu. 1936-1941 arasında Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesiyle Siyasal Bilgiler Okulunda ders verdi. 1935te, Parite Türk Tetkikleri Merkezinde verdiği konferansların toplamı olan Les Origines de LEmpire Otoman (Osmanlı İmparatorluğunun Kuruluşu) adlı kitabı yayımlandı ve büyük yankı uyandırdı. Heidelberg, Atina ve Sorbonne üniversitelerince onursal doktorluk sanı verilen, bilim kuruluşlarınca onur üyeliğine seçilen Köprülü 1941den sonra İslam Ansiklopedisinin yayımına katıldı. V.(Ara Seçim), VI., VII. Dönem Kars, VIII., IX., X. Dönem İstanbul Milletvekilliğine, hem de İstanbul ve Ankara Üniversitelerindeki görevlerine devam etti.

Celal Bayar, Adnan Menderes ve Refik Koraltan ile birlikte Demokrat Parti'yi kurdu. Demokrat Parti 14 Mayıs 1950 seçimlerini kazanıp iktidara gelince, dışişleri bakanı oldu. 1956ya kadar sürdürdüğü bu görevi sırasında Türkiyenin NATOya girişinde etkin rol oynadı. 5 Temmuz 1957'de Demokrat Partiden resmen istifa ederek aynı yıl Hürriyet Partisi ne girdi. Asıl yararlı çalışmalarını Türk Edebiyatı ve Türk Halk Edebiyatı araştırmaları oluşturur. Çok verimli bir araştırmacı olan Köprülü, ardında 1500'ü aşkın kitap ve makale bırakmıştır.

Mehmet Fuat Köprülü 28 Haziran 1966da İstanbulda öldü. Çemberlitaştaki Köprülü Türbesinde babasının yanına gömüldü.
Eserleri

Yeni Osmanlı Tarih-i Edebiyatı (1916)
Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar (1919-1966)
Nasrettin Hoca (1918-1981)
Türk Edebiyatı Tarihi (1920)
Türkiye Tarihi (1923)
Bugünkü Edebiyat (1924)
Azeri Edebiyatına Ait Tetkikler (1926)
Milli Edebiyat Cereyanının İlk Mübeşşirleri ve Divan-ı Türk-i Basit (1928)
Türk Saz Şairleri Antolojisi (1930-1940, üç cilt)
Türk Dili ve Edebiyatı Hakkında Araştırmalar (1934)
Anadoluda Türk Dili ve Edebiyatının Tekamülüne Bir Bakış (1934)
Osmanlı Devletinin Kuruluşu (1959)
Edebiyat Araştırmaları Külliyatı (1966)
İslam ve Türk Hukuk Tarihi Araştırmaları ve Vakıf Müessesesi (1983, ölümünden sonra)

43
27 Mart 1889da Kahirede doğdu, 13 Aralık 1974te Ankarada öldü. Yazar, diplomat, politikacı. Karaosmanoğulları'ndan Abdülkadir Bey ile İkbal Hanım'ın oğlu. Yazar Burhan Asaf Belge'nin eniştesi. Yazar Murat Belge'nin eniştesi. İlköğrenimine ailesiyle birlikte 6 yaşındayken gittiği Manisada başladı. 1903te İzmir İdadisine girdi. Ömer Seyfettin, Şahabeddin Süleyman ve Baha Tevfik ile burada tanıştı. Babasının ölümünden sonra 1905'te annesiyle birlikte Mısıra gitti. Öğrenimini İskenderiyedeki bir Fransız okulunda tamamladı. 2'nci Meşrutiyet'in ilanından kısa bir süre önce İstanbul'da geldi. 1908de başladığı İstanbul Hukuk Mektebini bitirmedi. 1909da Şehabettin Süleyman aracılığıyla Fecr-i Âti topluluğuna katıldı. Muhit, Şiir ve Tefekkür, Servet-i Fünun, Rübab, Türk Yurdu, Peyam-ı Edebi, Yeni Mecmua, İkdam gibi dergi ve gazetelerde yazıları yayınlandı. 1916da tedavi olmak için gittiği İsviçrede üç yıl kaldı. Mütareke yıllarında İkdam gazetesindeki yazılarıyla Kurtuluş Savaşını destekledi. 1921de Ankaraya çağrıldı. "Tetkik-i Mezalim" komisyonundaki görevi nedeniyle Kütahya, Simav, Gediz, Sakarya yörelerini dolaştı. Cumhuriyet'in ilanından sonra 1923te Mardin, 1931de Manisa milletvekili oldu. Burhan Asaf Belge'nin kızkardaşi Leman Hanım'la evlendi. 1932de Vedat Nedim Tör, Şevket Süreyya Aydemir, Burhan Asaf Belge ve İsmail Hüsrev Tökin ile birlikte "Kadro" dergisini kurdu. 1934te dergi kapatıldı. Tiran elçiliğine atandı. 1935te Prag, 1939da La Hay, 1942de Bern, 1949da Tahran ve 1951de yine Bern elçiliklerine getirildi. 27 Mayıs 1960tan sonra Kurucu Meclis üyeliğine seçildi. Siyasal hayatının son görevi 1961-1965 arasındaki Manisa milletvekilliği oldu. Ulus gazetesinin başyazarlığını yaptı. Anadolu Ajansı'nın Yönetim Kurulu Başkanı'ydı. Ölümünden sonra Beşiktaş'ta Yahya Efendi Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Çocukluktan başlayarak babasının zengin kütüphanesinden yararlanıp okuma zevki edindi. Mısır'daki günlerinde bu zevki geliştirdi. Yazarlığa Ümit, Servet-i Fünun, Resimli Kitap gibi dergilerde başladı. Fecr-i Âticilerin "sanat kişiseldir" görüşünü paylaştığı ve "sanat için sanat" yaptığı bu ilk döneminde "Nirvana" adlı bir oyun, makaleler, denemeler, şiirler ve öyküler yazdı. Balkan Savaşı ve I. Dünya Savaşı sırasında ülkenin içinde bulunduğu zor koşullar, sanat anlayışını değiştirmesine yol açtı. Sanatın toplumsal işlevine de ağırlık vermeye başladı. Bu ikinci dönem eserlerinde önce Ömer Seyfettin ve arkadaşlarının dilde yenileşme çabalarına karşı çıktı. Sonra Ziya Gökalp'in de etkisiyle Yeni Lisan ve Milli Edebiyat akımını benimsedi. Daha çok romancı yönüyle ön plana çıktı. Bu türün edebiyatımızdaki önemli temsilcilerinden biri oldu. Yazarlık yaşamı boyunca Batı edebiyatı özelliklerine de sıkı sıkıya bağlı kaldı. Balzac, Flaubert ve Zola'dan etkilendi.

Eserlerinde belli tarihsel dönemleri ele aldı.

Kiralık Konak: I. Dünya Savaşı öncesinin,
Hüküm Gecesi: II. Meşrutiyetin,
Sodom ve Gomore: Mütareke döneminin,
Yaban:Kurtuluş Savaşı yıllarının,
Ankara :Cumhuriyetin ilk on yılının,
Bir Sürgün: 2'nci Abdülhamid döneminin işlendiği romanlardır.
Panorama: 1923-1952 yıllarını kapsar.

1955ten sonra da anıları dışında kitap yazmadı. Romanları arasında en ünlüleri Nur Baba, Kiralık Konak ve Yabandır. İlk romanı Nur Baba, 1922de kitap olarak basılmadan önce gazetede yayınlandı.
ESERLERİ

ROMAN:
Kiralık Konak (1922)
Nur Baba (1922)
Hüküm Gecesi (1927)
Sodom ve Gomore (1928)
Yaban (1932)
Ankara (1934)
Bir Sürgün (1937)
Panaroma (2 cilt, 1953)
Hep O Şarkı (1956)

ÖYKÜ:
Bir Serencam (1914)
Rahmet (1923)
Milli Savaş Hikâyeleri (1947)

ŞİİR:
Erenlerin Bağından (1922)
Okun Ucundan (1940)

OYUN:
Nirvana (1909)

ANI:
Zoraki Diplomat (1955)
Anamın Kitabı (1957)
Vatan Yolunda (1958)
Politikada 45 Yıl (1968)
Gençlik ve Edebiyat Hatıraları (1969)

MONOGRAFİ:
Ahmet Haşim (1934)
Atatürk (1946)

MAKALE:
İzmirden Bursaya (1922, Halide Edip, Falih Rıfkı Atay ve Mehmet Asım Us ile birlikte)
Kadınlık ve Kadınlarımız (1923)
Seçme Yazılar (1928)
Ergenekon (iki cilt, 1929)
Alp Dağlarından ve Miss Chalfrinin Albümünden (1942)

44
İz Bırakanlar / tc cumhurbaşkanları
« : 24 Ocak 2009, 00:06:15 »
M.KEMAL ATATÜRK

1.CUMHURBAŞKANI

 

GÖREV SÜRESi

29 EKİM 1923     10 KASIM 1938

1881 yılında Selanik'te doğdu. İlk öğrenimini ve askerî öğrenci olarak orta öğreniminin bir kısmını Selanik'te yaptı. Manastır Askerî Lisesi'ni bitirdi.1902 yılında Kara Harp Okulu'ndan, 1905 yılında Harp Akademisi'nden mezun oldu.Orduda çeşitli vazifeler aldı. 1913 yılında Sofya'da Ataşe Militer olarak bulundu.

Birinci Dünya Harbi sırasında, Çanakkale Muharebelerinde, Tümen Komutanı olarak görev yapıı. 1916 yılından itibaren, Doğu ve Güney cephelerinde Kolordu ve Ordu Komutanlığı yaptı. Bitlis ve Muş'u düşman işgalinden kurtaran kuvvetlerin başındaydı. Filistin ve Suriye cephelerinde görev aldı.

Mondros Mütarekesi'nden sonra Sevr Anlaşması hükümlerine dayanılarak ülkenin yabancılar tarafından işgali üzerine, son Osmanlı padişahı Vahdettin tarafından Anadolu'ya gönderildi.19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak Türk  millî mücadelesini başlattı.Amasya Genelgesi, Sivas ve Erzurum Kongrelerini topladı. Askerî görevlerinden istifa ederek 23 Nisan 1920'de Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni topladı. Meclis Başkanı seçildi.5 Ağustos 1921'de Başkomutanlık görevini üstlenerek Anadolu'nun Yunan işgalinden kurtarılması için mücadeleye devam etti. Sakarya Meydan Savaşı'nı kazandı. 19 Eylül 1921'de Meclis tarafından kendisine Mareşal ve geleneksel Gazi ünvanı verildi.

26 Ağustos 1922'de işgalci Yunan kuvvetlerine karşı Büyük Taarruz'u başlattı. Beş gün sonra 30 Ağustos 1922'de de Başkomutanlık Meydan Savaşı' nı kazanıldı.Lozan Barış Konferansı'ndan sonra, 11 Ağustos 1923'de toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından yeniden Başkan olarak seçildi. 9 Eylül 1923'de kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi'nin Genel Başkanlığı' na seçildi.

29 Ekim 1923'de Cumhuriyet'in ilân edildiği gün, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı oldu. Dört dönem üst üste seçildi.10 Kasım 1938'de öldü.

 

 
iSMET iNÖNÜ

2.CUMHURBAŞKANI

GÖREV SÜRESi

11 KASIM 1938
22 MAYIS 1950

1884 yılında izmir'de dogdu. ilk ve orta ögrenimini Sivas' ta tamamladıktan sonra Mühendishane idadisini (Askerî Lise) bitirdi.
           
1903 yılında Kara Harp Okulu'ndan, 1906 yılında Harp Akademisi'nden mezun olarak, ordunun çeşitli kademelerinde görev yaptı.
           
1910-1913 yılları arasında Yemen isyanı'nın bastırılması harekâtına katıldı.              Bu ve bundan önceki görevlerinde hudut problemleri ve asilerle yapılan anlasmalarda görev aldı. Birinci Dünya Savaşı sırasında Kafkas Cephesi'nde Kolordu Komutanı oldu.Suriye Cephesi'nde savaştı; Millî Mücadele sırasında Mustafa Kemal Atatürk'le birlikte çalıştı. Edirne milletvekilligi ve bakanlık yaptı. Albay ismet Bey, mebusluk ve bakanlık da uhdesinde kalarak Garp Cephesi Komutanlıgı'na getirildi. 25 Ekim 1920'den sonra Batı Cephesi Komutanı olarak Çerkez Ethem kuvvetleriyle  çatıştı..Birinci ve ikinci inönü Savaşlarını yönetti. Tuggeneral rütbesine yükseldi.
           
Sakarya Meydan Savaşı ve Büyük Taarruz'dan sonra kazanılan zafer
üzerine Mudanya Mütarekesi'nde Büyük Millet Meclisi'ni temsil etti. Lozan
Barış Konferansı'na Dışişleri Bakan ve Türk heyeti başkanı olarak katıldı.

24 Temmuz 1923'te Lozan Andlaşması'nı imzaladı.
           
Cumhuriyetin ilânından sonra 1923-1924 yıllarında ilk hükûmette Başbakan olarak görev aldı, 1924-1937 yılları arasında bu görevini sürdürdü.
           
Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünden sonra, 1938 yılında, TBMM tarafından Türkiye'nin ikinci Cumhurbaşkanı olarak seçildi.ikinci Dünya Savaşı
sırasında cumhurbaşkanıydı. 1950 yılında, yapılan seçimleri kaybettikten sonra, 1960 yılına kadar Ana Muhalefet Partisi Başkanı olarak siyasî hayatını
sürdürdü. 27 Mayıs harekâtından sonra Kurucu Meclis üyeligine seçildi ve 10
Kasım 1961 tarihinde Başbakanlıga atandı.
           
1965 yılında bu görevden ayrıldıktan sonra milletvekili olarak siyasî hayatına devam etti, 1972'de Parti Genel Başkanlıgı ve milletvekilliginden istifa ederek; ölünceye kadar (25 Aralık 1973) Anayasa geregince Cumhuriyet Senatosu tabiî üyeligi görevinde bulundu.

CELAL BAYAR

3.Cumhurbaşkanı

GÖREV SÜRESİ

22 MAYIS 1950
27 MAYIS 1960

1883 yılında Bursa Gemlik ilçesinin Umurbey köyünde doğdu. İlk ve orta öğreniminden sonra memuriyet hayatına atıldı. Adalet, reji ve bankacılık sahasında memuriyet görevlerinde bulundu. 1908 yılında İkinci Meşrutiyet'in ilânından sonra İttihat ve Terakki çalışmalarına katıldı. Bu cemiyetin İzmir Şubesi Genel Sekreterliğini yaptı.

12 Ocak 1920'de toplanan son Osmanlı Mebusan Meclisi'ne Saruhan Sancağı Milletvekili olarak katıldı. Türk Millî Mücadelesinin başlaması ile birlikte Anadolu'ya geçerek bu harekete fiilen katıldı.

Bu mücadelenin kazanılması sırasında Batı Anadolu'da faaliyet gösterdi. Aynı zamanda Birinci Büyük Millet Meclisi'nde Bursa Milletvekili olarak görev aldı. 1921'de İktisat Vekili oldu.

Lozan Barış Konferansı'na müşavir göreviyle katıldı. 1923 seçimlerinden sonra İkinci Büyük Millet Meclisi'ne İzmir Milletvekili olarak girdi.

1924 yılında Yş Bankası'nın kurulmasında önemli rol oynadı. İktisat Vekilliği görevinde bulundu. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda mücadele adamı, politikacı ve iktisatçı olarak temayüz etti. 1937-1939 yılları arasında Başbakanlık yaptı. 1943 yılına kadar İzmir Milletvekili olarak siyasî hayatını sürdürdü.

Çok partili siyasî hayata geçilmesi üzerine 1946 yılında arkadaşları ile birlikte Demokrat Parti'yi kurdu ve başkanlığına getirildi. Partisinin 1950 seçimlerini kazanmasından sonra aynı yıl Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin üçüncü Cumhurbaşkanı seçildi. (22 Mayıs 1950)

10 yıl boyunca sürdürdüğü bu görevden 27 Mayıs harekâtı ile 1960 yılında ayrıldı.

Yassıada Mahkemesi tarafından idama mahkum edildi. (15 Eylül 1961)

Cezası daha sonra müebbet hapse çevrildi. Yassıada'dan Kayseri Bölge Cezaevi'ne nakledilen Bayar, 7 Kasım 1964 tarihinde rahatsızlığı nedeniyle serbest bırakıldı.

22 Ağustos 1986 tarihinde İstanbul'da vefat etti.

 

TAYFUR SÖKMEN

Hatay Cumhurbaşkanı

1892 yılında Gaziantep'te doğdu. Hatay Cumhuriyeti'nin ilk ve tek Cumhurbaşkanı, Kırıkhan Rüştiyesi'ni bitirdikten sonra özel eğitim gördü. I. Dünya Savaşı'nda istihbarat görevlerinde çalıştı. İskenderun sancağındaki Fransız işgaline karşı direniş hareketinin örgütlenmesinde öncülük yaptı.20 Ekim 1921'de TBMM Hükümeti ile Fransa arasında imzalanan Ankara Antlaşmasıyla İskenderun sancağı, Fransız mandası altındaki Suriye'ye özerk bir yönetim birimi olarak bağlandı. Fransız manda yönetimi arapları ve hıristiyanları kayıran bir tutum izleyince direniş yeniden başladı. Tayfur Sökmen, gıyabında ölüm cezasına çarptırılınca Adana'ya kaçtı. 1924-26 arasında Viyana'da kalan Tayfur Sökmen, Hariciye Vekaleti'nin girişimiyle Fransa'dan İskenderun sancağına giriş izni aldı. Buna rağmen baskıya uğradı ve 1927'den sonra Gaziantep, Adana ve İstanbul'da yaşamak zorunda kaldı. 1935'te Antalya bağımsız milletvekili seçilerek TBMM'ye girdi. 1936'da Fransa'nın Suriye ve Lübnan'a bağımsızlık vermesi üzerine, Türkiye, İskenderun sancağını da bağımsızlığa kavuşturmak için girişimlere başladı. Ocak 1937'de İskenderun sancağına, Dışişlerinde Suriye'ye bağlı, ama kendi anayasasıyla yönetilen yarı bir sancak statüsü tanındı. Sancağının adı da Hatay olarak değiştirildi. Aynı yıl Türkiye'nin verdiği nota üzerine Fransa sorunun Milletler Cemiyeti'nde çözülmesini istedi. Uluslararası koşulların da dayatması sonucunda varılan anlaşmayla, Milletler Cemiyeti 19 Mayıs 1937'de Hatay için bir anayasa kabul etti. Uzun süren görüşmelerden sonra, Türk ve Fransızlardan oluşan bir kurulun gözetiminde Hatay Cumhuriyeti'nin kurulduğunu ilan etti.Cumhurbaşkanlığına da Tayfur Sökmen'i seçti. Hatay Cumhuriyeti 29 Haziran 1939'da Millet Meclisi kararıyla Türkiye Cumhuriyetine katıldı. Cumhurbaşkanlığı görevi sona eren Sökmen, 1950'ye kadar Antalya, 1950-54'de Hatay milletvekili olarak TBMM'de yer aldı. 1969'da kontenjan senatörü olarak Cumhuriyet Senatosu'na girdi. 1975'te siyasi hayattan çekildi. Tayfur Sökmen, 1980 yılında İstanbul'da öldü. Tayfur Sökmen, "Hatay'ın kurtuluşu İçin Harcanan Çabalar" (1978) adlı kitabında Hatay sorununu ayrıntılarıyla ele almıştır.
CEMAL GÜRSEL

4.CUMHURBAŞKANI

GÖREV SÜRESİ

27 MAYIS 1960
28 MART 1966

1895 yılında Erzurum'da doğdu. İlk öğrenimini Ordu ilinde yaptı. Daha sonra öğrenimini Erzincan ve İstanbul'da askerî öğrenci olarak sürdürdü.

1915-1917 yıllarında Topçu Subayı olarak Çanakkale Savaşlarına katıldı. Filistin ve Suriye cephesinde bulundu.

Türk İstiklal Harbinin Batı cephesindeki bütün savaşlarına katıldı. 1929 yılında Harp Akademisi'ni bitirdi.

1946 yılından itibaren Orgenerallik rütbesi dahil çeşitli general rütbelerinde hizmet yaptı. 1958 yılında Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na atandı. Bütün bu görevleri sırasında meslekî bilgi ve karakteri ile ordunun ve halkın sevgisini ve güvenini kazandı.

27 Mayıs 1960 harekâtının lideri olarak kabul edildi. Yeniden demokratik düzene dönülmesinde ve 1961 Anayasası'nın hazırlanmasında önemli rol oynadı. Halk oyuna sunulan ve kabul olunan bu Anayasa gereğince, 10 Ekim 1961 tarihinde yapılan seçimlerden sonra teşekkül eden Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin dördüncü Cumhurbaşkanı olarak seçildi. 1966 yılında başlayan rahatsızlığının devamı ve görevini engellemesi üzerine, Anayasa uyarınca Cumhurbaşkanlığı görevi sona erdi. 14 Eylül 1966 tarihinde vefat etti.

 
CEVDET SUNAY

5.CUMHURBAŞKANI

GÖREV SÜRESİ

28 MART 1966
28 MART 1973

1899 yılında Trabzon'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Erzurum, Kerkük, Edirne ve Kuleli Askerî Lisesi'nde yaptı.

Birinci Dünya Savaşı sırasında, 1917 yılında, subay adayı olarak eğitim kampına katıldı. Aynı yıl Filistin cephesinde görev aldı.

1918 yılında Mısır'da İngilizlere esir düştü. Esaretten döndükten sonra, Kurtuluş Savaşı'na katılarak, Güney cephesinde görev aldı. Sonradan Batı cephesinde görevini sürdürdü.

1927 yılında Harp Okulu öğrenimini tamamladı. 1930 yılında Harp Akademisi'ni bitirdi. Silahlı Kuvvetlerde çeşitli görevler alarak 1949'dan itibaren Generallik rütbelerinde hizmet verdi. 1960 yılında Genelkurmay Başkanlığı görevine atandı.

1966 yılında, bu görevinden ayrılarak Cumhurbaşkanlığı kontenjan senatörlüğüne seçildi. Cemal Gürsel'in rahatsızlığı sebebiyle görevden ayrılması üzerine, 28 Mart 1966'da Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin beşinci Cumhurbaşkanı seçildi. Yedi yıllık görev süresini tamamladıktan sonra 1973 yılında Cumhurbaşkanlığı'ndan ayrıldı. 22 Mayıs 1982 yılında vefat etti.

 

 
FAHRİ KORUTÜRK

6.CUMHURBAŞKANI

GÖREV SÜRESİ

6 NİSAN 1973
6 NİSAN 1980

1903 yılında İstanbul'da doğdu. 1916 yılında Bahriye Mektebi'ne girdi. 1923 yılında Deniz Harp Okulu'nu, 1933 yılında Deniz Harp Akademisi'ni bitirdi. Deniz Kuvvetleri'nin çeşitli kademelerinde görev aldı. Roma, Berlin ve Stokholm'de Deniz Ataşesi olarak hizmet verdi.

1936'da Montreux Boğazlar Konferansı'na askerî uzman olarak katıldı. 1950 yılında Amiralliğe yükseldi. Oramiralliğe kadar çeşitli rütbelerde komuta görevleri yaptı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı görevinden 1960 yılında emekli olduktan sonra sırası ile Moskova ve Madrit Büyükelçisi olarak diplomatik görevler aldı.

1968 yılında Cumhuriyet Senatosu Üyesi oldu.

1973 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye Cumhuriyeti'nin altıncı Cumhurbaşkanı seçildi.

1980 yılında, yedi yıllık hizmet süresi tamamlandığından Cumhurbaşkanlığı görevinden ayrıldı. 12 Ekim 1987 tarihinde vefat etti.

 

 
KENAN EVREN

7.CUMHURBAŞKANI

GÖREV SÜRESİ

9 KASIM 1982
9 KASIM 1989

1918 yılında Manisa ilinin Alaşehir ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Alaşehir, Manisa, Balıkesir ve İstanbul'da sürdürdü ve Maltepe Askerî Lisesi'nden mezun oldu.

1938 yılında Kara Harp Okulu'nu, 1949 yılında Harp Akademisi'ni bitirdi. Topçu subayı ve Kurmay subay olarak Silahlı Kuvvetler'in çeşitli kademelerinde görev yaptı.

Dokuzuncu Kore Türk Tugayı'nda, önce Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü; sonradan Kurmay Başkanlığı görevlerinde bulundu. Tuğgeneralliğe yükseldiği 30 Ağustos 1964 gününden itibaren, Silahlı Kuvvetler'in bütün komuta kademelerinde ve üst rütbelerde görevini sürdürerek, Ordu Komutanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan sonra, 7 Mart 1978 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı'na atandı. Bu görevi sırasında, 12 Eylül 1980 tarihinde yapılan askeri müdahale ile, diğer görevleri yanında Devlet Başkanlığı görevini de üstlendi.

7 Kasım 1982 tarihinde halk oyuna sunulan ve kabul olunan Anayasa ile, Türkiyenin 7. Cumhurbaşkanı olarak göreve başladı. 9 Kasım 1989 tarihinde, görev süresini tamamlayarak Cumhurbaşkanlığı'ndan ayrıldı.

 
TURGUT ÖZAL

8.CUMHURBAŞKANI

GÖREV SÜRESi

9 KASIM 1989
17 NİSAN 1993

1927 yılında Malatya'da doğdu. 1950 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi'nden ElektrikMühendisi olarak mezun oldu. 1952 yılında A.B.D'ne giderek ekonomi tahsili gördü. Türkiye'ye döndükten sonra Elektrik Yşleri Etüd İdaresi Genel Müdür Yardımcısı oldu ve Türkiye'nin elektrifikasyonu ile ilgili projelerde çalıştı.

1961-62 yılları arasında askerlik hizmetini Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyesi olarak ifa etti ve Devlet Planlama Teşkilatı'nın kurulmasına katkıda bulundu. Bu sırada, Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nde ders de verdi.

Bir süre Başbakanlık Teknik Uzmanlar Kurulu Üyesi olarak çalıştı ve 1967-71 yılları arasında da Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı görevini yürüttü. Ekonomik Koordinasyon Kurulu, Para ve Kredi Kurulu, RCD Koordinasyon Kurulu ve AET Koordinasyon Kurulu başkanlıklarında bulundu.

1971-1973 tarihleri arasında Dünya Bankası'nda danışman olarak çalıştı. Türkiye'ye döndükten sonra çeşitli sınai kuruluşlarda çalıştı ve 1979 yılı sonlarına doğru Başbakanlık Müsteşarı olarak atandı. Aynı dönemde Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı görevini de vekaleten yürüttü.

12 Eylül 1980 müdahalesinden sonra kurulan hükûmete ekonomik işlerden sorumlu Başbakan Yardımcısı olarak atandı. 1982 yılında bu görevinden istifa etti. 1983 yılında Anavatan Partisi'ni kurdu ve aynı yıl yapılan genel seçimlerde partisinin başarılı olması üzerine hükûmeti kurmakla görevlendirildi ve böylece Türkiye'nin 19. Başbakanı oldu. 1987 yılında yapılan seçimler sonrasında tekrar hükûmet kurdu ve başbakan olarak görev yaptı.

31 Ekim 1989'da TBMM tarafından Türkiye Cumhuriyeti'nin 8. Cumhurbaşkanı olarak seçildi ve 9 Kasım 1989 tarihinde bu görevine başladı.

17 Nisan 1993 tarihinde geçirdiği bir rahatsızlık sebebiyle görevi sırasında vefat etti.

 

 
SÜLEYMAN DEMİREL

9.CUMHURBAŞKANI

GÖREV SÜRESİ

16 MAYIS 1993
16 MAYIS 2000

1 Kasım 1924' te Isparta'nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy'de doğdu. İlköğrenimini doğduğu köyde, ortaokul ve liseyi Isparta ve Afyon'da bitirdi. Şubat 1949'da İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi'nden mezun oldu. Aynı yıl Elektrik İşleri Etüd İdaresi' nde göreve başladı. Önce 1949-1950, daha sonra 1954-1955 yıllarında Amerika Birleşik Devletleri'nde barajlar, sulama ve elektrifikasyon konularında ihtisas yaptı.

1954 yılında Barajlar Dairesi Başkanı, 1955 yılında da Devlet Su İşleri Genel Müdürü oldu. 1962-1964 yılları arasında serbest müşavir-mühendis olarak çalıştı. Aynı yıllarda Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde su mühendisliği konusunda dersler verdi.

Siyasî yaşamına, 1962 yılında, Adalet Partisi Genel İdare Kurulu üyeliği ile başladı. 28 Kasım 1964 tarihinde bu partiye genel başkan seçilmesinin ardından, kurulmasını sağladığı ve Şubat-Ekim 1965 tarihleri arasında görev yapan koalisyon hükûmetinde Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı.

10 Ekim 1965'de yapılan genel seçimlerde başında bulunduğu AP, yüzde 53 oy alarak tek başına iktidar oldu. Bu seçimlerde Isparta Milletvekili olarak Parlamento'ya girdi ve Türkiye'nin 12. Başbakanı olarak hükûmeti kurdu. Bu hükûmet 4 yıl sürdü. 10 Ekim 1969 tarihindeki genel seçimlerde de Adalet Partisi yine tek başına iktidar oldu. Böylece, 31. T.C. Hükûmeti'ni kurdu. Daha sonra, parti içi bir kriz dolayısı ile, 32. T.C. Hükûmeti'ni kurmak durumunda kaldı. 12 Mart 1971 muhtırası üzerine, başbakanlık görevini bıraktı. 1971 ile 1980 arasında, 1975, 1977 ve 1979'da 3 defa daha hükûmet kurdu.

12 Eylül 1980 müdahalesi üzerine görevi bıraktı ve 7 sene yasaklı olarak siyaset dışı kaldı. 6 Eylül 1987'de yapılan halk oylaması ile yasaklar kaldırıldı ve 24 Eylül 1987 tarihinde, Doğru Yol Partisi Genel Başkanlığı'na seçildi. 29 Kasım 1987'de yapılan genel seçimlerde Isparta Milletvekili olarak tekrar TBMM'ne girdi. 20 Ekim 1991 tarihinde yapılan genel seçimler sonrasında, DYP ile Sosyaldemokrat Halkçı Parti'nin biraraya gelerek kurduğu 49. T.C. Hükûmeti'nde Başbakan olarak görev aldı.

30 yaşında genel müdür, 40 yaşında önce parti genel başkanı, sonra başbakan olmuş; 12 seneye yaklaşan başbakanlık görevinde, Türkiye'nin kalkınması ve gelişmesine büyük hizmetlerde bulunmuştur. Türkiye'nin en genç genel müdürü, en genç başbakanı ve İsmet İnönü'den sonra en uzun başbakanlık yapmış kişisidir. 6 dönem Isparta Milletvekilliği yapmış, 7 sene yasaklı kalmış, 6 defa hükûmetten gitmiş, 7 defa hükûmet kurmuştur.

16 Mayıs 1993 tarihinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin 9. Cumhurbaşkanı olarak seçildi.

 
AHMET NECDET SEZER

10.CUMHURBAŞKANI

GÖREV SÜRESİ

16 MAYIS 2000

13.09.1941 tarihinde Afyon'da doğdu. 1958 yılında Afyon Lisesinden, 1962'de Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Aynı yıl Ankara Hâkim adayı olarak göreve başladı. Askerliğini Kara Harp Okulunda Yedek Subay olarak yaptı. Sırasıyla; Dicle Yerköy Hâkimlikleri ve Yargıtay Tetkik Hâkimliği görevlerinde bulundu. Medeni Hukuk alanında 1977-1978'de Ankara Hukuk Fakültesinde yüksek lisans (master) öğrenimini yaptı. 07.03.1983 tarihinde Yargıtay üyeliğine seçildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi üyesi iken Yargıtay Genel Kurulu'nca belirlenen üç aday arasından Cumhurbaşkanı tarafından 27.09.1988 tarihinde Anayasa Mahkemesi asıl üyeliğine atandı. 6 Ocak 1998'de Anayasa Mahkemesi Başkanı seçildi. Evli ve 3 çocuk babasıdır.

 

 

 

45
Günümüz şairlerinden. Tokat'ın Zile ilçesi Çeltek Köyü'nde doğdu. İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu Türk Dili ve Edebiyatı Böümü'nü bitirdi. Antalya ve Ankara'da edebiyat öğretmenliği Milli Eğitim müfettişliği yaptı kültür ateşesi ve öğrenci müfettişliği görevlerinde bulundu. Kültür Müsteşar yardımcılığı ve başmüfettişlikten sonra görevinden ayrılıp Türk Dil Kurumu genel Yazmanlığından emekliye ayrıldı. Şiirlerinde arı duru bir dil kullandı halk şiiri memleket ve insan sorunlarını halk şiiri öğeleriyle de yararlanan modern bir dille anlattı.

ESERLERİ :

Adamın Biri Rüzgar Atatürk Kurtuluş Savaşında Yeşeren Otlar Süt Şiirler Yangın.

Bunlardan sonra Bütün Şiirleri yayınlandı. Şiir üzerine yazılarını Şiir Her Zaman adlı kitapta topladı.

Yeşeren Otlar ile Türk Dil Kurumu 1955 Edebiyat Ödülü'nü Yangın ile 1981 Yeditepe şiir Ödülü'nü aldı.

46
Türk şairi. Diyarbakır'da doğdu. Bir süre Mülkiye Mektebi'nde okudu. Fransa'ya gitti. Orada Siyasal Bilgiler Okulu'nda okurken İkinci Dünya Savaşı'nın çıkması üzerine yurda döndü. Anadolu Ajansı'nda Toprak Mahsulleri Ofisi'nde görev aldı. Tedavi için gittiği Viyana'da öldü.
İlk şiirlerini 1930 yılında Muhit ve Servetifünun dergilerinde yayımladı. Otuz Beş Yaş adlı şiirinin ödül almasıyla ismi çok geniş bir çevrede duyuldu.
Şiirlerinde genel olarak biçime ve görünüşe düşkündür. Türkçeyi cana yakın bir görüntü içinde pırıl pırıl aydınlık kelimelerle kullandı. Yaşamanın sevinin güzelliğini öven şiirlerinde insana mutluluk aşılayan bir havayı başarı ile işledi.

ESERLERİ :

Ömrümde Sükut Düşten Güzel Sonrası Ziya'ya Mektuplar

47
Arkadaşımın kızı bir yaşına gelmişti, 'Sen eğitimcisin, neler öğretmem
gerekiyor, bazen kendimi çok çaresiz hissediyorum' dedi. Sorusu kolaydı ama
yanıtı zordu, akıl vermesi basitti ama uygulaması karmaşıktı, anlatmaya başladım:


Annelik uzun zaman alan ve günün yirmi dört saati devam eden adı 'insan
yetiştirmek' olan bir iş. Bir kere bilmelisin ki, zaman alacak. Neye zaman
harcarsan onun karşılığını alırsın. İşine zaman harcarsan işinden, eşine zaman
harcarsan eşinden, çocuğuna zaman ayırırsan da ondan karşılığını alırsın.
Yapabiliyorsan gözyaşlarını tutmamasını öğret, acı çekmeden olgunlaşamayacağı
nı... Kıskanmamayı öğret ona, arkadaşının başarısından mutlu olmayı, birlikte
sevinçleri paylaşmayı, içinden 'neden ben değil de o?' demeden...


Kazanmaktan mutluluk duyup içine sindirmeyi, ama aynı zamanda kaybetmeyi
öğrenmesini. Çünkü bir adım sonrasında görünüşte galip olanları gösterecek hayat
ona. Her şeyin bir sonu olduğunu öğret. Sahip olduğu bütün değerlerin bir gün
keyif vermeyebileceğ ini, kazanılan ve harcananın bir sonu olduğunu, gidilen
yerlerin zamanla bıkkınlık verebileceğini, her şeyi tüketebileceğini,
tüketemeyeceği tek şeyin bilgi olduğunu öğret. Kitaplardan keyif almasını, ders
çalışmak istemiyorsa zorlanmamasını , ama okumayı sevmesini öğret ona. Elbet er
ya da geç alacaksın biliyorum, ama mümkün olduğunca geç al ona bilgisayarı. Ona
kendisi ile kalacağı sakin zamanlar ver, sıkılmayı öğret ona, sıkılıp ta kendini
yönlendirmeyi bulmasını.


Doğaya götür onu, hayvanlardan korkmaması gerektiğini öğret. Arıların bizi
sokmasından çok, nasıl bal yaptığını anlat. Doğanın kendi içindeki gizemini
bulmasına yardımcı ol, yağmurdan sonraki toprak kokusundan keyif almasını sağla.
Soğuk kış gecesinde ateş yakmayı öğret, belki büyüdüğünde bir gece sevgilisine
ateş yakar ve belki binlerce yıldızın altında birbirlerine sarılırlar, bunu
öğretmemiş diğer sevgililerin aksine...


Şartlar çok zor olsa da yalan söylememesi gerektiğini öğret ona. Kazandığı elli
milyonun piyangodan çıkan beş yüz milyardan çok daha keyifli olduğunu öğret. Alın
terine saygıyı öğret ona.


Aşk acısı çekmenin hiç âşık olmamaktan daha güzel bir duygu olduğunu öğret. Kendi
doğruları üzerinden kimsenin onu yargılamasına izin vermemesi gerektiğini öğret,
başkalarını da kendi doğruları üzerinden yargılamamayı. .. Bunun başkalarını
dinlememek olduğunu değil, söylenenleri kendi eleğinden geçirmesi gerektiğini
öğret. Kendi fikirlerine inanmanın güzelliklerini anlat.


Hayatı sorgulamayı öğret ona... Bilginin en büyük güç olduğunu öğret. Yapabilirse
bunu en büyük fiyata satmasını, ama kalbini ve ruhunu kendisine saklaması
gerektiğini öğret. Haklı olduğu konuda sonuna kadar diretmesini öğret ve
haklıyken dik durmasını.


Günün birinde yaptıkları değil yapmadıkları için pişmanlık duyabileceğini öğret.
Basit yaşaması gerektiğini öğret ona, çay içmekten keyif almayı... 'İstemiyorum',
'hayır' demeyi öğret ona, istediğinde ise 'istiyorum' demeyi, Sevdiğinde ise
'seni seviyorum' diyebilmeyi öğret ona. Bir kot pantolon ve tişörtle üniversiteyi
bitirmeyi öğret ona. Temiz kokmasını...


Sorgusuz sevmeyi... El yazısı ile notlar yazmayı... Lafı dolandırmamayı ...
Sevdiklerinin hiçbir zaman çantada keklik olmadığını, dostluğa yatırım yapması
gerektiğini, kıymetini bilmeyenlerden uzaklaşmasını öğret ona. Müziği sevmesini,
sporla barışık yaşamasını, İşlerin hiçbir zaman bitmediğini söyle ona, en yoğun
zamanda bile kendine vakit ayırması gerektiğini öğret... Ama en çok da kendini
sevmesini öğret... Kendini sevmezse kimsenin onu sevmeyeceğini. .. Kendine çiçek
almazsa kimseden çiçek beklememesi gerektiğini.. . Kendine özenli yemekler yapıp
sofralar kurmazsa kimsenin onun için yemek hazırlamayacağı nı...


Hayatta her şeyden çok kendisinin önemli olduğunu öğret ona...
__________________

48
Çöp Kutusu / evlilik
« : 23 Ocak 2009, 23:18:23 »
İNGİLİZ yazarı Bernard Shaw, ihtiyarlık yıllarında evinin bahçesiyle çokça uğraşıyordu. Bir gün karısını ziyarete gelen yaşlı bir hanım, onu elinde çapa, iki büklüm olmuş durumda görünce tanıyamadı. Gözlüklerini düzelttikten sonra:

“Günaydın bahçıvan efendi,” dedi. “Siz Bernard Shaw’un yanında ne zamandan beri çalışıyorsunuz?”

“Kendimi bildim bileli…”

“Verdikleri ücret sizi geçindiriyor mu?”

“Yalnız yiyeceğimi veriyorlar.”

Yaşlı kadın, bahçıvanın bu hâline acımış olacak ki:

“Eğer benimle çalışırsanız, size yiyecek ve giyecekle birlikte yeterli aylık da verebilirim” diye bir teklifte bulundu.

Bernard Shaw:

“Teşekkür ederim, bayan. Ne yazık ki ben, Bayan Shaw’a ömür boyu bağlayım” diye bu teklifi geri çevirdi.

Yaşlı bayan biraz da kızarak:

“Ama bu tutsaklıktan, kölelikten başka bir şey değil…” dedi.

Bernard Shaw ise, gülerek:

“Hayır sayın bayan” dedi. Biz buna ‘evlilik’ diyoruz.”


Selim GÜNDÜZALP
SEVGİ ÖYKÜLERİ—2 ADLI KİTABINDAN ALINMIŞTIR

49


Maaşları Bütçedeki Katsayılara Göre Belirlenen Memur Emekli Aylıkları da Yılın İlk Yarısında Yüzde 4 Oranında Artış Gördü.
 
Cumhurbaşkanlarının 2009 yılı emekli maaşı yüzde 14 oranında zamlanarak 10 bin 800 TL'ye yükseldi. Maaşları Bütçedeki katsayılara göre belirlenen memur emekli aylıkları da yılın ilk yarısında yüzde 4 oranında artış gördü.

Edinilen bilgiye göre, Cumhurbaşkanlığı Bütçesindeki Cumhurbaşkanı maaş ödeneğine göre hesaplanan Cumhurbaşkanlığı emekli maaşı, 1 Ocak'ta bin 330 TL arttı. Geçen yıl 9 bin 470 TL olan Cumhurbaşkanlığı emekli aylığı, 2009 yılı için 10 bin 800 TL olarak tespit edildi.

Bu çerçevede eski Cumhurbaşkanları Kenan Evren, Süleyman Demirel ve Ahmet Necdet Sezer, bu yılın sonuna kadar ayda 10 bin 800 TL emekli maaşı alacaklar.

Cumhurbaşkanlığı emekli maaşına bağlı olarak aylık ödenen eski Başbakanlar da bu yıl 7 bin 102 TL yerine 8 bin 100 TL emekli aylığı alacak.

Buna göre, memur emekli maaşlarına yılın ilk 6 aylık döneminde yüzde 4, ikinci 6 aylık döneminde de yüzde 4,5 oranında artış yapılacak.

Yılın ilk yarısına ilişkin yüzde 4'lük zam sonrasında 25 hizmet yılına göre milletvekili emekli maaşı 4 bin 294,9 TL'den 4 bin 466,5 TL'ye, Genelkurmay Başkanı emekli maaşı 5 bin 97,3 TL'den 5 bin 301,1 TL'ye, Anayasa Mahkemesi Başkanı ile diğer yüksek yargı başkanlarının emekli maaşı da 3 bin 567,3 TL'den 3 bin 709,8 TL'ye çıkacak.

7'nin 9'undan emekli olan normal bir memurun eline ise Ocak-Haziran döneminde 803,9 TL geçecek.


Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

50
İlginç Olaylar / ÇİNLİ KADIN 60 YILDIR HAMİLE
« : 18 Ocak 2009, 16:09:22 »
 
 Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap


Mide ağrılarıyla doktora giden bir kadının, 60 yıldır hamile olduğu ortaya çıktı.

Çin’in güneyindeki Huangjiaotan kentinde yaşayan 92 yaşındaki Huang Yijun, doktorlara 1948 yılında bebeğinin karnında öldüğünü, ancak parasızlık yüzünden kürtaj yaptıramadığını söyledi. O zamanlar, bugünün parasıyla yaklaşık 300 TL tutarındaki kürtaj parasını bulamadığını söyleyen Huang, "Bütün aile çalışsak bu parayı ancak birkaç yılda biriktirebilirdik. Ben de aldıramadım" dedi. Qingşen Hastanesi’nden Dr. Liu Anbin, "40 yıldır bu meslekteyim, ilk kez böyle bir şey görüyorum" dedi.


Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

Sayfa: 1 ... 3 4 [5] 6 7 ... 55
web hosting Domain Web
İçerik sağlayacı paylaşım sitelerinden biri olan sevdaligul.com forum sitemizde 5651 Sayılı Kanun’un 8. Maddesine ve T.C.K’nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan sorumludur. sevdaligul.com hakkında yapılacak tüm hukuksal Şikayetler sevdaligul@gmail.com  adresi ile iletişime geçilmesi halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde sevdaligul.com  yönetimi olarak tarafımızdan gereken işlemler yapılacak ve size dönüş yapacaktır.