GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

AŞK VE HAYAT => Aşk Yeri => Resimli Aşk Şiirleri => Konuyu başlatan: çoban - 19 Mayıs 2008, 20:15:31

Başlık: İşte Böyle Yâr Bilesin
Gönderen: çoban - 19 Mayıs 2008, 20:15:31
(http://img175.imageshack.us/img175/8340/g145ht2jy6.jpg)
Yağmurun yağmadığı şehirler düşlerken sana ben. Yorgun karanfillerin sencil denizlere düşüşü geldi aklıma. Dalgalanmamış bir denize kaç çocuk gözyaşı dökebilir diye sormuştun bana. Cevabını yokluğunda buldum. Ağlayan bir çocuk için kaç deniz dalgalanabilir alemde.

İşte böyle yâr.

Kendi kendime sorduğum soruların cevabını yalnızlıktan aldığım günün adıydı aşk belki de. Sözlerin içinden seçilen bir sözdü. Hiç kimseye ve herşeye dair bir hissin sürüncemesi. Vaktin ipliğini hüzne saran annelerin, çocuklarına gözyaşlarından bir mezar kurabilme elemi.

Aşk her dilde aynı diyorlardı ama aşkın hangi dile mukabil olduğunu kimse bilmiyordu. Şehrin vakanüvistleri kendi usaresinde yatan müessir korkuya biat etmişti. Ve yeise düşen her gönülde bir leyla düşlemesiydi aşk.

Mecnunca bir çaresizlik gezinirken parmak uçlarında aşksız kentin. Sahraları kırmızı bir alev topunun bergüzârlığıyla yakan İbrahim'lere haramdı aşk. Tahrimen mekruh kılınmıştı kölelik denizinde özgür bir aşkın gemisini yürütmek.

Ah yâr.

Yarasaların dahi tersinden göremediği yegâne varlıktı aşk. Dik ve onurluydu. Boyun eğmezdi hiçbir kuvvete. Herkes herşeyi satın alabilirdi. Ama pazarda her akşam satılamayanlar listesinde aşk vardı. Yitik bir ömrün tek hatırasıydı aşk. Müzmin bir ticaretin tek bakiyesi.

Sana ellerimle gökyüzüne fırlattığım yağmurları sunmak isterdim. Toprağa düşmeden daha, damlaları avcunda biriktiren çocukların şarkısını dinletmek. Suya yazılan her yazıya adının katrelerini karıştırdım yâr. Bu yüzden adını ebru koydum senin.

Ah yâr.

Yeryüzünün bütün kuşları ve bütün hüzünleri adına, sana en kutsal aşkın yeminini vermeye ramak kalmışken. Yarama tuz diye basılan bu sessizliğin alamet-i fârikası nedir. Nedir bana gecenin içinde karanlığı dahi beyazı gösteren sır. Esrârını bilebilseydim avcumdaki güneş çiçeklerinin, gölgelemezdim gönül bahçeni ellerimin yağmuruyla.

Sana toprağın arasındaki çatlaktan yağmura bakan bir ölünün sözleriyle susuyorum. Konuşsam dilimi mimleyecek yağmur halkaları. Aşktan yanan kalbime buz düşleri üşüşecek. Susmalıyım yâr. Bağıracaksam sana mahşerin on beşinci günü. Susmalıyım.

Bilirsin yâr.

Baharı beklemeyen yaprağa konmaz yusufçuk kuşları. Zemherileri göğsünde eritmeden hangi baharın müjdelerini duyabilirsin. İşte şimdi. Kemik sesleri törpülüyor hüznümün kılcal damarlarını. Ve cehenneme bir bilet ısmarladım ben. Aşkı kim kirletirse onun adına kesilecek. Ama sen yâr. Senin adın yâr. Cennet'i kalbeyleyen erguvan kokularına karışır adın.

Bilesin yâr.

Gümrâh bir ırmağın son damlasını aşk ile yıkayıp sana akacağım sonsuzluğun dehlizlerinden. Mısra mısra yollarına adanıp hece hece secdene kapanacağım. Bir Leyl rüyası bu yâr. Gözlerimiz kapanınca göreceğiz.


Unutma yâr.
Aşk yaşarken ölsede
Öldükten sonra yine yaşanır
Başlık: İşte Böyle Yâr Bilesin
Gönderen: orkide - 19 Mayıs 2008, 21:34:46
Öfff... Müthis, duygulu, anlamli bir yazi. Emegine saglik Coban kardesim.
Başlık: İşte Böyle Yâr Bilesin
Gönderen: didar - 21 Mayıs 2008, 00:56:19
Unutma yâr.
Aşk yaşarken ölsede
Öldükten sonra yine yaşanır


EMEGINE YÜREGINE SAGLIK ARKADASIM HARIKA
Başlık: İşte Böyle Yâr Bilesin
Gönderen: çoban - 20 Temmuz 2008, 12:39:38
beğendiğinize sevindim arkadaşlar
 .ico2 .ico2 .ico2 .ico2
Başlık: İşte Böyle Yâr Bilesin
Gönderen: hayat güzel - 26 Temmuz 2008, 18:42:58
çok çok güzel bir yazı
emeğine sağlık çoban
Başlık: İşte Böyle Yâr Bilesin
Gönderen: hayatkadereinat - 12 Eylül 2008, 12:10:12
harika bir yazı bu ben çok beğendim teşekkürler .ico2 .ico2 .ico2