GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK
AŞK VE HAYAT => Hayat ve Yaşam Sahası => Hayata Dair Yazılar => Konuyu başlatan: orkide - 04 Mayıs 2008, 23:49:52
-
Cehennem burası, Şeytan biziz!
"Ya günün birinde şeytana uyar da, öldükten sonra cehennem ateşinde yanarsam" diye kaygılananlar... Bu yazıda sizi korkunç bir sürpriz bekliyor...
Tanrı Adem'i yarattığında bütün meleklerine O'nun önünde secde etmelerini emretmiş. Bu emre bir tek Şeytan uymamış.
"Secde etmem" diye diklenmiş Şeytan; "Çünkü Adem'i topraktan yarattın. Beni ise ateş ve ışıktan... Ben daha güçlüyüm."
Ve bir pazarlık yapmış:
"Bana kıyamete kadar izin ver. Ademoğullarının nasıl hata yaptıklarını sana göstereyim."
Tanrı da izin vermiş.
İşte o Şeytan onbinlerce yıldır işbaşında...
Günahın, ilk çağlardan bu yana bulaşıcı bir hastalık gibi gezegenimize yayılmasına bakacak olursak, bu "karanlıklar prensi"nin ateşten ve ışıktan gelen gücünü ispat ettiğini rahatça söyleyebiliriz.
Meleklerin sıkıcı çağrıları karşısında Şeytan, kılıktan kılığa girerek ruhumuzu çeliyor ve bizi bütün güzelliklerin yasak, bütün yasakların da güzel olduğuna ikna ediyor: "İtaat karşısında isyan ne kadar kutsal... ve ne kadar cazip ibadetle kıyaslandığında ihanet..."
Öyle anlaşılıyor ki, vadedilen cennetin giriş koşullarını oldukça ağır bulan Ademoğulları, zamanla kitleler halinde Şeytan'ın ordusuna katılıyor ve cehenneme doğru akıyorlar doludizgin...
Cehennem, özgürlüğün başkentine dönüşüyor, Şeytan, isyanın liderine...
* * *
Aktüel'de önceki hafta Kur'an üzerine yaptığı araştırmalarla tanınan Naci Çelik'in yeni "yaradılış modeli"ni okuyunca Şeytan girdi aklıma:
Çelik, gerçek hayatın başka bir gezegende olduğunu öne sürüyor ve o olağanüstü keşfini açıklıyordu:
"Dünya aslında kovulduğumuz yer...
Yani cehennem!.."
Ne sürpriz değil mi?
Hep kaçıp durduğumuz, kuşkuyla sağa sola sorduğumuz yerdeyiz doğduğumuzdan beri:
Cehennemdeyiz...
Ademoğullarının sürgün yeri bu gezegen...
Kainatın kaynayan kazanı... cehennemin dibi...
Bir başka hayattaki günahlarımızın bedelini ödüyoruz burada... Bunca acı, bunca çile ondan...
Ondan, dünyanın derinliklerindeki ateşin bir türlü sönmek bilmemesi...
Adem'den bu yana herkesin günahkâr olması, Şeytan'la iş tutması ondan...
* * *
Şeytan deyince... Çelik'in "Yaradılış modeli" ne der bilmem ama, eğer cehennem yaşadığımız dünya ise, öyle anlaşılıyor ki Şeytan da biziz...
Bütün kötülüklerin kaynağı bizde... Görünmeyen kuyruğumuz ve uzayan kulaklarımızla, Şeytan içimizde...
Beynimize yerleşen bu baştan çıkarıcı cin, bütün bıçkınlığıyla çeliyor aklımızı; ve her günah, iyiden iyiye yangın yerine çeviriyor kâinatımızı...
Bu gerçeği bilinçaltımızda çoktandır kabul ettiğimizden midir nedir; çoğumuz yüz çevirip meleklerin itaat çağrısına, gönüllü katılıyoruz Şeytan'ın iddiasına; ve güle oynaya geliyoruz kovulmuşların cehennem adasına...
Biliyoruz ki, buradan sonra başka gezegen yok gidilecek... ne de bir başka diyar; sürülecek...
Bu delibozuk küre, bu zırdeli gezegen, bu işveli toprak yakıyor ateşiyle bizi...
Ve biz ateşten gelen bir güçle, ispatlıyoruz kendimizi...
Secde etmeyip pazarlık ediyoruz. Gösteriyoruz cümle aleme, Ademoğullarının nasıl hata yaptığını...
Dedik ya; cehennem, burası... ve biz şeytanlarıyız cehennemimizin...
Alinti
-
Naci ÇELİK denen şahıs, çok afedersiniz, zırlamış. Mamafih, yazıyı kaleme alan kişinin şahsi yorumuna katılmamak elde değil; zira insanın kendi içindeki kötülükten kaynaklanıyor bütün şeytani durumlar. Yani nefsimizi dizginleyemiyoruz. Allah hepimizin yardımcısı olsun.
Teşekkürler orkide paylaşım için...
-
Rica ederim arkadasim.
Naci Celik, masalci bir düsünceyle gercekten zirvalamis. Cahil insanlari gercekdisi seylerle yaniltmakta bunun gibi kisiler. Insanlar, menfaati geregi kötülüklere sapip sebebini seytanin üzerine atmasinlar.