GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

TV KEYFİ VE GÜNCEL OLAYLAR => Haber ve Yaşam Merkezi => Güncel Haberler ve Olaylar => Konuyu başlatan: iğneci - 05 Şubat 2008, 22:13:38

Başlık: BUNLAR GERCEK OLMAMALI!
Gönderen: iğneci - 05 Şubat 2008, 22:13:38

 Türbanlı kızlar taburu

YARIŞ başladı.Ne diyor MHP’nin önde gelenleri:"Türban AKP’nin elinde siyasi kozdu. Onu elinden alacağız."

Peki onu alacaksınız, ya ondan sonraki?

Yani, "ilkokulda, ortaokulda, lisede türban serbestliği?.."

Ne diyecek günü gelince, "Onu da elinden alacağız".

Eee, devlet daireleri?

Elbette, zamanı gelince onu da alacağız.

Dini sömürme yarışı başladı mı, artık onu durduracak güç de kalmaz.

Siyasi partiler, din sömürüsü için koşmaya başladı mı, toplumun kimyası   bozulur.

Çünkü bu koşu, "Amok koşusu" olur.

Yani ölümüne, çılgınca koşuş.

* * *

Önümüzdeki seçimin startı şimdiden verildi.

Bu yarış "din istismarı" ile "milliyetçilik istismarı" şeklinde olacak.

Önümüzdeki seçimde MHP "daha dindar" görünmek ve AKP’nin silahını almak için uğraşacak.

AKP de "daha milliyetçi" görünüp MHP karşısında geri kalmamak için uğraşacak.

İşin kötüsü de şudur:

Bahçeli, meydanlarda Erdoğan’ın önüne yağlı urganı atmaya devam edecek.

Erdoğan da türbanı, sonra cuma izinlerini, sonra devlette türbanı, sonra ilkokulda türbanı, sonra ilkokullarda Kuran kurslarını...

Daha şimdiden bunun ne kadar ahlaklı   bir yarış olacağını tahmin edebiliyorum.

Dinin sömürülecek konuları da sonsuz. Milliyetçiliğin de.

Artık üniversitede türban izni, kimseyi kesmez.

Daha şimdiden hedefler üç adım, beş adım öteye kondu bile.

Geçen seçimin konusu "dindar cumhurbaşkanıydı", bu seçimin konusu da, "Müslüman ilkokul önlüğü", "dindar memur" olacaktır.

Üstelik bunu kimse engelleyemez.

Amok koşusu başladı mı, artık akıl yarıştan çekilmiş demektir.

Duygular, hisler, öfkeler, mantıksızlıklar yarışmaya başlar.

Bir de, kendini "ikinci Fatih", "ikinci Atatürk" sanmalar, tarihe geçme hevesleri, "tarihi misyon" duygularını da eklerseniz, ya sonsuza kadar koşarlar, bitap düşerler, tıkanırlar...

Ya da bir uçurumun kenarında fareli köyün kavalcısının peşindekiler gibi yürüyüp giderler.

Beraberinde ülkeyi de götürürler.

* * *

Bana soruyorlar: "Hani türbanlı kızların üniversiteye girmesinden yanaydın?"

Kıvırtmadan hep aynı şeyi söylüyorum.

Hálá taraftarım.

Karşı olduğum, bunun yöntemi.

Yani, o kızları, "kutsal türban taburlarına" çevirip fetih ruhuyla üniversiteye sokmaya çalışan siyasetçilerin ve onların pervanelerinin antidemokrat zorlamalarını kabul edemiyorum.

Önce oturup anlaşın, halka güvenceler, teminatlar verin diyorum.

Bunu başka alanlara yaymayacağınıza dair gerekirse kanun çıkarın diyorum.

Eğer bu aramızdaki bir sorunsa, hepimizin iradesiyle çözülsün diyorum.

Öyle, yarın bir gün siyasetin çek-senet mafyalarının eline düşecek "davadan döneni vurun" senetleriyle değil, hepimizin imzası, gönül rızası, mutabakatı ile yapın diyorum.

Bu onun bunun değil, hepimizin zaferi olsun diyorum.

Ama görüyorum ki, amaçları türbanlı kızların üniversiteye "girmesini" sağlamak değil.

Asıl arzuları, rövanş almak, laiklerin kafasını duvara çarpa çarpa türbanlıları üniversiteye "sokmak".

Yani üniversite kapısından kızlar girmeyecek; onları kullanan hoyrat erkeklerin egoları, intikam duyguları içeri sokulacak.

Şimdi yanlarına, Diyarbakır’ı kaybetme telaşına düşen DTP’yi de aldılar.

Üniversite surlarına doğru savaş nizamında rap rap yürüyorlar.

Hani yerel seçimde Diyarbakır’ın lağımı, suyu, yolu konuşulacaktı.

Geçmiş olsun.

Amok koşusu başladı ve yarışın sloganı belli oldu:

İslam’ı en iyi sömüren kazansın...

Eminim bu sloganı liberal arkadaşlar da çok sevecektir.  

  Alinti: