GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

GENEL KÜLTÜR VE TARİH => Genel Kültür => Memleketimiz Köşesi => Konuyu başlatan: sevdaligul - 03 Kasım 2007, 19:33:06

Başlık: Gülmece Parkı (konya Akşahir)
Gönderen: sevdaligul - 03 Kasım 2007, 19:33:06
(http://www.konya.com/nasreddin/gulmeceparki/gp1.jpg)  (http://www.konya.com/nasreddin/gulmeceparki/gp3.jpg)(http://www.konya.com/nasreddin/gulmeceparki/gp2.jpg)

(http://www.konya.com/nasreddin/gulmeceparki/gp4.jpg)  (http://www.konya.com/nasreddin/gulmeceparki/gp5.jpg)


Geçmiş yıllarda Akşehir' e uğrayanlar, Nasreddin Hoca Türbesi' nin yakınlarındaki parkta, varolan birkaç ağacın gölgesinde soluklanırlardı. Bir bardak çay, bir yudum soğuk su, göz doyumu için biraz yeşillik beklentisiyle boşuna bakınırlardı etraflarına . Bakımsız, sessiz, taş yığınlarıyla bir garip parktı burası: Kayalı Park.

Günlerden bir gün; ağaçlar dikilmeye,çimler ekilmeye başlandı buraya.Ardından bir havuz, bir çocuk bahçesi, bir kafeterya beliriverdi. Sonra parkın orta yerine birden bire kocaman bir kazan oturdu. Dört metre yüksekliğinde, Altı metre çapındaki bu bakır kazanın öyküsü de ilginç. Ankara' da geleneksel bakırcı ustalarına yaptırıldı. Ankara'dan Akşehir' e gelişi medyatik bir olay oldu. Bu dev kazan, önce Guinnes rekorlar kitabında kendine yer aradı, sonra da gidip, Akşehir'i en merkezi meydanına gelip kondu.
Cümle alem başına toplandı kazanın. Civar köylere, beldelere , kentlere haber salındı: " Durmayın, koşun, gelin ! Akşehir'in ortasına bir kazan kondu ki bir bakan bir daha bakmak ister! " Akşehirli yıllardır tutmayan mayayı göle çalmaktan bıkmış olacak ki 40. Nasreddin Hoca Şenliği' nde , 5 Temmuz 1999 günü, temsili Nasreddin Hoca Erol Günaydın' ın elinden bu kazana mayayı çaldı ve ertesi gün de yoğurdunu yedi.
Bir yıl boyunca ziyaretçisi eksik olmadı kazanın. Önünde hatıra fotoğrafı çektirenler, hangi gün bir daha yoğurt yiyebileceğiz diyenler. İşte bu kazan , bir gün oradan kalktı yeni parka kondu. "Kazan Doğurdu" öyküsünü bilenler bir de "Kazan Uçtu" öyküsünü anlatmaya başladılar.
Dönelim park öykümüze: Garip parkta, değişiklikler olmaya devam etti. 41. Nasreddin Hoca Şenliği açılışında dört adet de heykel yerleşti parka. Genç heykeltraş Cemil Güntepe'nin elinden çıkma.

Ve parkın ne garipliği kaldı, ne sessizliği, ne de kayalı oluşu. Yemyeşil, bakımlı, cıvıl cıvıl insanlarla dolu, bir güler yüzlü mekan halini aldı. Adına da bundan böyle GÜLMECE PARKI denmeye başladı.