GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

AŞK VE HAYAT => Aşk Yeri => Aşk Sözleri ve Aşka Dair Herşey => Konuyu başlatan: Sut@nesi - 06 Ekim 2007, 08:13:12

Başlık: Notaları Kurşunlanmış Bir Şarkıdır YALNIZLIK !!
Gönderen: Sut@nesi - 06 Ekim 2007, 08:13:12
Notaları Kurşunlanmış Bir Şarkıdır YALNIZLIK

Hayat, çarpar ya ağırlığını camlarına evlerin, ışıklara aldanmayın, evler de yalnızlıktır, evler de...
siz çekersiniz gece büyür, gece çeker de bazen siz küçülürsünüz; geceler yalnızlıktır...
Yalnızlığın tablosunu çizer ufukta biri, atlasını yalnızlığın uzak sularda bir gemici; birileri sınırlar koyar, haritalar basar biri; oysa harita basan bütün matbaalar suçlu, bütün silgiler yalancıdır, haritalar yalnızlıktır...

Bir ölüdenizdir yalnızlık...
Bir çınarın upuzun gölgesidir çınar boylu yalnızlık;atlasına akbabalar, haramiler tüner de kendi olmakta diretir yine...
Her insanda birden doğan, ama can çekişip ölemeyen yalnızlık...
Herkes bir evrede anlar bunu; kimileri de menapozlarda, antropozlarda, bir gözaltında, uzun bir yolculukta ya da.
Dal değil, köktür yalnızlık; kurumuş olmalıdır ve bir daha yeşermez...

Okyanuslar analarıdır denizlerin; gökyüzünün anası yok: gökyüzü yalnızlıktır.
Kurt dağında, kuzu sürüsünde, çoban kavalında yalnız...
Kalabalık, kabarık verirsin kavgalarını; bin yumruğun tek olup göğe doğrulduğu günlerde de, akşam, dönerken evine ekmeğin kadarsın...
Yazıyorsan duyarlığınla yalnızsın kendi derininde; duyarlığınla: suya yazılan sözlerle...
En az yalnızlık çeken ŞAİRLERDİR yine de; bölüşürler seslerini birlerle, ikilerle, beşlerle, ama beşlerle...

O, sevgiyi kendi için istiyor; sevgisiyle yalnız...
O'nu değil, ben sevgimi seviyorum, sevgimle yalnız...
Yalnızlığı deşiyorum: yapayalnız, yapayalnız! sonra bölüyor, bölüşüyor, topluyor, çarpıyor ve çıkarıp giysilerimizi birer birer sevişiyoruz; Susup kalıyoruz belki, çekip gidiyoruz. geride kalanın adını yalnızlık koymaktan hep ürküyoruz...
İşte kadınlar da, erkekler de doymaz uzuvlarıyla birer yalnızlıktır...
Doğasının insana ihanetidir yalnızlık; özünde yaşamın da, ölümün de birer ihanet olduğunu kavradığımızda sorun yok...

Tek kişilik kalabalıktır AŞKKKK (iki kişilik olduğunu düşünsemde ben)...
Aşk tek kişiliktir; ikinci kişiye bilet yoktur...
Kendinin yayasıdır aşkta ikinci kişi, kendinin mayası; herkes kendi sevgisini sever...

Bir bedeni o kıyısızlığa bırakma saati geldiğinde gitmek bir yalnızlıktır...
Bütün GİTMELER yalnızlıktır kalmaya göre...
Sevginin ve cesaretin cesetleriyle günler ağır ve kirli tortusunu bırakırken ömrümüze; günler "düşlerimize, özlemlerimize", Uzaklığın şakağında kaç namlu kim bilir yakın olmasın diye?...
Sonra biz, burada uçurumlara teslim gençliğimizle...

“yalnızlık bir yağmura benzer...”
Yağmurdan önce biz, bütün çılgınlıkları bir bir bölüştük...
Bir bir türküleri, telaşlı koşuşları; silahları, tabuları, ayrılıkları; çoğaltıp yalnızlığımızı feodal tekkelerde, ellerimizin üzerinde bir el bile yokken bölüştük vuruşları...
Sonrası geceydi ve yalnızdık: çoğalttık susuşları...
Yağmura yakalandığımız gece-ye çarptık; geceye hiçbir şey olmadı, ama biz PARAMPARÇAYDIKKK !!! ...
Ve hayat gaspetti o vakur duruşları...

Herkes kendine göre bir yalnızlıktır...

İyi ki doğmadınız hiç doğmayanlar ya da doğması olasılık kalanlar...
Doğarken biz de spermdeki olasılık kadardık; o olasılıkla doğmak veya doğmamak üzere yalnızdık...
Şimdi de yaşamak ve ölmek hâlâ bir olasılıktır...
Her mengenede, kederde en çok da yaşamak bir olasılıktır...
SEVİŞMEK EYYY, YAŞAMAK BİR OLASILIKTIR !!! ...
Yalnızlığı sevişirken eksiltiyor, eskitiyor ve eskiyoruz...
Seviştiğim gece, EMZİRDİĞİM gecedir...
Özümü katarım ona; geceyi kanatırım, gece beni kanatır...
Geceyi kanatırız, gece bizi kanatır...
Geceler insanlığımız, insanlığımız yalnızlıktır...


Şimdi güzel bir deniz karşımda; korkunç çırpıntılı, dehşetli mavi bir deniz tutmuş da bir ucundan b(akıyor) uzaklara...
Uzak, uzaklığında; ben kendi yakınlığımda yalnızım...
Ortalarda olsam da, ortalı yalnızlıktır...

Böyle yakın uzaklıklarda hep yalnızlıklar ve “yalnız değiliz” derken de yalnız!...
İşte cesetler ve cesaretler içinde aynadaki suretimi tuzla buz ediyorum; keder ırmakları akıyor ortasından...
Birden bir kırlangıç sürüsü kanat çırpıyor uzaklara; yollara ve yolculara bakıyorum da; şarkıların kırık dökük notaları saçılmış sokaklara... Herkes kendine göre bir şarkıyı tutturmuş yangınlar ortasında!..
Yangınlar ortasında:


Notaları Kurşunlanmış Bir Şarkıdır YALNIZLIK !!! ...




Alıntıdır...