GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

FORUM DİN => Kur'an-ı Kerim => Fıkıh => Konuyu başlatan: hantal - 19 Temmuz 2013, 14:28:48

Başlık: Adak
Gönderen: hantal - 19 Temmuz 2013, 14:28:48
ADAK
 
Tanrı'ya veya onun yerine kabul edilen yüce bir güce saygı göstermek ve rızasını kazanmak amacıyla bir fedakârlıkta bulunmak yahut bir ibadeti yapmak için verilen söze adak denir. Farklı din ve anlayışlara göre, adağın niteliği değişmekledir. Eski Yunan'da bazı doğal afet­lerden, fırtınadan, salgın hastalıklardan adak verilmekle kurt ulunacağına inanılırdı. Yine bazı anlayışlara göre; insanlar tanrıların hoş­nutluğunu kazanıp, onlardan gelecek gazap­lardan korunmak için fedakarlıklarda bulun­maları, bu nedenle de hayvan, insan ve halta öz evladın kurban edilmesi gerekiyordu. Ada­ğın felsefesinde bir dileğin Tanrı tarafından yerine getirilmesini sağlamak veya yerine gel­mesinden sonra ona şükran İfadesi olmak ya­tar. Bazaıı bir yatır veya eren türbesine bir şe­yin adanması da sözkomısu olur. Buna göre yi­yecek, kurban ve mum adanabilir.
Bu tür anlayışlarda adak ile Tanrı'nin veya insanüstü bir gücün hoşnutluğu sağlanmak is­lenirken; biryandan da adak sayesinde bazı is­teklerin kabul edilebileceği inancı göze çarp­maktadır. Yaratıcının insanların dünyevi bazı istek ve arzularını, onlarla belirli bir alışveriş sonucu tayin etmesinin sözkonusıı olmadığı dikkatten uzak tutulmaktadır.
İslam'ın konuya bakışı diğer din ve anlayış­lardan tamamen farklıdır. Öncelikle adak, dünyevi maksatlar içici yapılmamakla; adağın yapılması, Allah'ın rızasını kazanmayı hedef almaktadır. İslam'da adağın, kişinin dünyevi çıkarı ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Allah rı­zası için Kur'an okumayı, sadaka vermeyi ve­ya bir kurban kesmeyi kendi kendine adayan kişi bunu yapmak zorundadır. Adağın yapıldı­ğı şekilde yerine getirilmesi vaciptir. Ayrıca adak, günah olmayan bîr iş veya davranış ol­malıdır. Türbelere mum, tel vb. şeyler ada­mak, İslâm dininde haram olan davranışlar­dandır. İslamî çerçeve içinde yer atan adakta, kişinin Allah'ın rızasını kazanmak üzere ken­dinden bir fedakarlık yaptığı ve bunun karşılı­ğında ondan birşey bckleyemeyeceği anlaşıl­maktadır. Bir işe bağlı olarak yapılan adaklar varsa da, sırf Allah rızası için yapılanlar kadar samimiyeti ifade etmezler. Kur'an-ı Kerim'dc adaktan Dehr; 7, Al-İ İmran, 35 ve Hacc; 29 ayetlerinde söz edilir. İslâm'da adak kurban kesme şeklinde olabileceği gibi, inzivaya çekil­me, oruç tutma gibi daha değişik şekillerde de olabilir. I şifimi açıdan adaktan adağı adayan kişinin yakınları yararlanamazlar. Bu da ada­ğın İslâmi bir toplumda yardımlaşma ve kar­deşlik duygularını pekiştiriei bir unsur olduğu­nu göstermektedir.
Adak tavrıyla insanlar, adı ne olursa olsun; kendinden yüce olan bir varlığa sığınma ve onun hoşnutluğunu kazanma gibi bir davranı­şın gerekliliğini farkctmİşlerdir. Aynı zaman­da, kendilerinden gelen bir fedakarlığın o yü­ce kudreti memnun edeceğini de kavramışlar­dır. Bu haliyle adak, insandaki Allah inancı­nın köklülüğünü göstermektedir.
Sami ŞENER
Bk. İbadet; Allah; Din Sosyolojisi; Kültür. [1]
 

[1] Sosyal Bilimler Ansiklopedisi, Risale Yayınları: 1/2.