GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

GENEL KÜLTÜR VE TARİH => Genel Kültür => Dünya Kültürü => Konuyu başlatan: sevdaligul - 12 Nisan 2007, 21:53:26

Başlık: Süryanilerde Paskalya Bayramı Ve Öncesindeki Hazırlıklar
Gönderen: sevdaligul - 12 Nisan 2007, 21:53:26
(http://www.suryaniler.com/IMAGES/paskalya1.jpg)

Süryanilerde bayramlar ve onlara ait gelenekler, toplum yaşamında önemli bir yer tutar. Günümüzde her ne kadar bu gelenekler şehirlerdeki yaşam sonucu unutulmaya yüz tuttuysa da, Süryani toplumunun belleklerinde kalan güzel ve anlamlı bayram gelenekleri vardır. Sizlere bu yazıda Hıristiyanlık dünyasının önemli bayramlarından biri olan Paskalya’nın Süryanilerdeki önemini ve bayram öncesi hazırlıklarını anlatmaya çalışacağız.

Paskalya bayramı İsa Mesih’in dirilişi nedeniyle Hıristiyanlık dünyasında her sene İlkbahar aylarında kutlanır. Bu bayram öncesi Süryaniler kilise kuralları içinde belirlenen sürelerde oruçlarını tutarlar. Bu süre 50 gündür. Bu süre içinde Süryaniler hiç bir hayvansal gıda kullanmazlar. Sabahtan akşama kadar hiç bir şey yemezler. Uzun süreli bu oruç dışında imanlı süryani halkının da bayram öncesi hazırlıkları olur. Kırsal kesimde yaşayan Süryaniler bayramı şu geleneklerle karşılarlar:
  (http://www.suryaniler.com/IMAGES/paskalya21.jpg)
Hano Kritho

Paskalya'dan önce tutulan 50 günlük orucun başlangıçından önceki son Pazar günü, Süryani gençleri toplanıp kendilerine bir kadın maketi hazırlarlar. Bu maketi, "Hano Kritho" adında bir şarkıyı söyleyerek ev ev gezdirirler. Bu şarkıyı söyledikten sonra ev sahipleri gençlere bulgur, yağ ve yumurta verirler. Gençler bu ev ziyaretlerini bitirdikten sonra topladıkları malzemeyi, kilisenin avlusunda pişirerek geleneksel bulgur yemeği hazırlarlar. Avluya toplanan insanlara bu yemekten dağıtılır ve müzik eşliğinde oyunlar oynanır. Kalan yemekler köyün muhtaç insanlarına verilir. Şölenin sonunda hazırlanan kadın maketi parçalanır. Gulyadlı Naftah ve Kızı'nın hikayesine dayandırılan bu gelenek her sene yapılır.
Rozuno (Hamur)
(http://www.suryaniler.com/IMAGES/paskalya31.jpg)
Sivaslı Kırk Şehitler'in Günü'nde, ev halkı için hamurdan hazırlanan ve içlerinden bir tanesine madeni para konan Rozuno'lar yapılır. Madeni para saklı Rozuno'yu alan kişinin o yıl şanslı ve bereketli olacağına inanılır. Yapılan Rozuno'lar bereket niyetine tarlalara, bağlara bırakılır ve hayvanlara verilir. Bu geleneğin, Hıristiyanlığın ilk yıllarında şehit düşen Sivaslı Kırk Şehitler'in hikayesi ile bağlantılı olduğunun söylenmesinin yanı sıra, bazı kaynaklar tarafından Süryani kilisesine giren eski bir mezopotamya geleneği olduğu belirtilmektedir.
Siboro ( Kırmızı ve Beyaz İpler)
Paskalya öncesi oruca denk gelen Meryem Ana'nın Müjdelenme Bayramı Süryaniler arasında Siboro olarak bilinir. Bu bayramın gecesinde ailenin kızı mayasız hamur yoğurur ve bir kaba koyar. Kaba konulan hamurun üstüne de tarlalarında yetişen tüm tahıllardan serper; bunun yanı sıra hamurun üstüne biri kırmızı biri beyaz olmak üzere iki ip koyar. Hazırlanan bu hamuru kızlar dışarı çıkarıp, şu ilahiyi söylerler;
(http://www.suryaniler.com/IMAGES/paskalya41.jpg)
Hayat ekmeği benim dedi
Mesih Dünyaya yiyecek diye gökten indim
Etsiz söz olan baba beni gönderdi
Bir çiftçi gibi ekti beni Gabriel
Kusursuz bir tarla gibi kabul etti beni Meryem'in karnı
İşte elleri üzerinde beni yüceltiyorlar Medbahta kahinler
Haleluya meleklerin nizamı ile
Tüm bunların ardından, mayalanmış olan hamurdan evdeki eski maya yenisiyle değiştirilir. Evin hanımları her sene bu günde bu işlemi yaparlar. Bereket diye de tahılların arasına ve ambarlara birer parça hamur konulur. Beyaz ve kırmızı ipler birbirine örülüp ev halkına dağıtılır. Bunlardan başka ipleri hayvanların kulaklarına takar, bağların ve ağaçların dallarına sararlar. İnsanlar örülmüş ipleri yüzük gibi parmaklarına veyahut boyunlarına takarlar. Ve bunları Paskalya bayramının ikinci gününe kadar saklarlar. O günde tüm Süryaniler ölülerinin mezarında toplanıp ölüleri için dua ederler. Dualar okunduktan sonra yanlarında getirdikleri yiyecekleri paylaşıp yemeğe başlarlar ve daha önce takmış oldukları Siboro iplerini burada çıkartıp kilisenin bir yerine saklarlar.
Paskalya bayramının karekteristik özelliklerinden biri de bu gün nedeniyle hazırlanan yiyeceklerdir. Bu yiyeceklerin en bilinenleri renk renk boyanmış yumurtalar, Süryanilerin kliçe dedikleri paskalya çöreği , sütlaçve Lebeniye’dir. Dilerseniz bu yiyeceklerin ne anlam ifade ettiklerini okuyalım:
Yumurtanın anlamı
Yumurta hiç bir uyarıcı etki olmadan büyür, gelişir ve öyle bir olgunluğa kavuşur ki, kabuğunu kırarak bir canlı dünyaya gelir. Aynı şekilde Süryaniler de İsa'nın hiçbir dış etkinin altında kalmadan, kendine özgü tanrısal gücü ile mezardan çıkıp dirilmesinin yumurta olayı ile özdeşleştirmişlerdir. Burada yumurtayı kaplayan kabuk Hz. İsa'nın mezarını, yumurta sarısının ortasındaki canlı nokta Hz. İsa'yı, yumurta sarısı o noktanın etrafa saçtığı ışığı ve sarıyı saran tabaka da Hz. İsa'nın sarıldığı bezleri simgelemektedir. Bu yumurtalar çeşitli renklerde boyanır. Her bir renk ayrı bir anlam ifade eder. Kırmızı renk Hz. İsa'nın fedakarlığını yani insanlar için akıttığı kanları, Mavi renk ise onun gökselliğini yani bulunduğu yer olan gökleri temsil etmektedir. Diğer renkler ise bayram neşesinin daha renkli bir havaya girmesi ve bahis yoluyla tokuşturulan yumurtaların daha hoş bir görünüm kazanmasını sağlamaktadır.
Daşışto (Sütlaç) , Lebeniye ve Paskalya çöreği (Kliçe)
Paskalya Bayramı genellikle yumurta bayramı olarak bilinir ama bu bayramın diğer önemli yiyecekleri de Sütlaç (Daşışto), Lebeniye ve paskalya çöreğidir. Daşışto ile Lebeniye bayramın vazgeçilmezleri arasındadır. Bayram boyu yani bir hafta kadar, insanlar genellikle süt, yoğurt ve yumurta ile yapılan yiyeceklerle beslenirler. Genellikle yumurtaların yanında sütlaç, lebeniye ve paskalya çöreği de ikram edilir. Lebeniye haşlanmış buğdayın yoğurtla birlikte kaynatılmasıyla hazırlanan ve genellikle üzerine pekmez dökülerek yenen Süryani mutfağına özgü nefis bir yiyecektir. Süryaniler ,Paskalya çöreğininin İsa’nın bedenini ve bereketi temsil ettiğine inanmaktadırlar. Yaptığımız araştırmalarda eskiden Urfa’da külçe gibi ağır manasına gelen Klünçe kelimesinin çörekler için kullanıldığını ve bu kelimenin Mardin şivesiyle Kliçe olarak ses değişimine uğradığını öğrendik.
Bayramın ilk üç gününde insanlar birbirlerini ziyaret ederken şu sözlerle bayramlarını kutlarlar;
Birinci şahıs: "Kom Moran Men Kabro!" (Rab dirildi!)
İkinci şahıs: "Şariroyith Kom!" (Gerçekten dirildi!)
Veya
Birinci şahıs: "Hedo Briho!" (İyi bayramlar)
İkinci şahıs: "Ahluh u halamithaythuh!" (Sana ve rahmetli ölülerine de)

Sonuç olarak, Süryaniler her sene bu geleneklerle bayramlarına hazırlanıyorlar. Bu geleneklerin unutulmaması ve yaşatılması dileğiyle...