GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

TV KEYFİ VE GÜNCEL OLAYLAR => Haber ve Yaşam Merkezi => Güncel Haberler ve Olaylar => Konuyu başlatan: hkx - 30 Temmuz 2009, 10:57:50

Başlık: “Umutları Kara”ya Vuranlar!
Gönderen: hkx - 30 Temmuz 2009, 10:57:50
    SOLGUN alınlar...
Buruk ve hayata küsmüş bakışlar... Ayıpsa ayıp!
Edepsizlikse, edepsizlik!
Utandım, utandı, utandılar...
İnsanların kimi fakirlikten, kimi şişmanlıktan, kimi mahallesinden, kimi de cahil olmaktan utanırmış.
Ama hiç kimse pazar yerinden yiyecek artığı toplayan insanlar gibi utanmamıştı yokluğundan ve yoksulluğundan.
Yüzündeki acılarını kasketiyle saklamaya çalışan bir baba...
Ve başındaki eşarpla, neredeyse yüzünü kapatmış bir anne...
Belli ki utanıyor, belli ki tanınmaktan korkuyorlardı.
“Nedir” diye sordum önce onlara, sonra kendi kendime.
Bir babayı, bin anneyi pazar yerinden artık toplamaya iten şey nedir?
Cevap gecikmedi!
“Sen yoksulluk nedir bilir misin evlat” diye başladılar söze; isimlerini yazmamak, resimlerini basmamak koşuluyla.
Sordular:
“Hayatında günlerce yırtık çorap ve ayakkabıyla dolaştın mı hiç?
Sen kırmızı ete hasret kalıp, Kurban Bayramlarını iple çektin mi hiç?
Sen eve ekmek götürememek nedir bilir misin oğul?
Ve sen çocukların meyve istediğinde alamadığın için boynu bükük kaldın mı hiç?”
Sorular... Sorular... Sorular...
Cevaplaması zor, insanın boğazında düğümlenen sorular...
“Geçinemiyoruz!”
Bu diyalogları Başkent Ankara’nın bir semt pazarında yaşadım bir akşam üzeri.
Başka mahalleler ve başka semtlerden gelmiş insanlarla...
Bir tanıdık, bir yakın, bir akrabaya yakalanmamak için tek bir şey söylüyorlardı: “Geçinemiyoruz!”
Kimi memur emeklisi, kimi ev kadını...
Kimi asgari ücrete mahkum, kimi ise açlığa!
Pazar yerinin yakınındaki bilbord ilanına bakıp kafa sallıyorlardı, panoda yazan, “Kriz varsa, çare var. Hadi pazara çıkın” sözlerine..
Evet, vatandaş pazara çıkmıştı...
Ancak onlar alışverişe değil, çöpe atılan çürük sebze ve meyveleri toplamaya.
Ve o an bir kez daha düşündüm; insanlarının birçoğu açlık sınırında olan ülkede anne olmak, baba olmak, evlat olmak ne kadar da zor.
Bir tarafta çöplerden bir parça ekmek bulabilmek için uğraşan insanlar...
Diğer tarafta, ekmek beğenmeyen ve köpeğinin mamasını Fransa’dan getirenler...
Bir tarafta yokluk yüzünden intihara kalkışıp cinnet geçiren insanlar...
Diğer tarafta tam bir debdebe, israf ve sefahat...
Bir tarafta kızının gelinliğini, oğlunun damatlığını Avrupa’dan getirtip havalara dolar saçanlar...
Diğer tarafta parasızlık yüzünden evleneceği kadına yüzük bile alamayanlar...
Bir tarafta yokluktan doktora gidemeyip çaresizlik içerisinde ölümü bekleyenler...
Diğer tarafta kanayan parmağı için özel uçakla yurt dışına gidenler...
Mızrak çuvala sığmıyor!
Çizilen pembe tabloların gerçek yaşamdan oldukça uzak olduğu pazar yerlerinde yaşanan çarpıcı görüntüler maalesef içler acısı.
Ve oralarda gördük ki; “Umuda yolculuk karaya vurmuş!”
Ama olsun!
Cumhuriyet tarihinin en yüksek işsizlik oranına ulaştık.
Hamdolsun!
Kredi kartları patlama yaptı, borçlu sayısı milyonu aştı.
Hamdolsun!
İç ve dış borcumuz her gün biraz daha büyüyor.
Hamdolsun!
Yoksulların sayısı gün geçtikçe katlanıyor.
Hamdolsun!
Açlık sınırında yaşama tutunmaya çalışan vatandaşların durumu giderek zorlaşıyor.
Hamdolsun!
Ve artık mızrak çuvala sığmıyor hamdolsun!


Yazan :METİN ÖZKAN


Kaynak : http://www.tercuman.com.tr/v1/yazaryazi.asp?id=108
Başlık: “Umutları Kara”ya Vuranlar!
Gönderen: iğneci - 30 Temmuz 2009, 14:36:45
hkx  dile getirdigin bu yazinin  neresinde yanlis var?  Onlar bulurlar...  milletin  gözüne  baka  baka mizraga  kilifi bulurlar. Onlar  bu  saf  düsünce  ve  duygularimizi  sömürdükleri icin  2  kat  fazla  terliyecekler  cehennemde  zebanilerin  önünde.
Başlık: “Umutları Kara”ya Vuranlar!
Gönderen: gözyaşı çiçeği - 30 Temmuz 2009, 22:48:50
çok vurgulu anlamlı bi paylaşım teşekkürler....
Başlık: “Umutları Kara”ya Vuranlar!
Gönderen: iğneci - 08 Ağustos 2009, 05:28:00

Ama  benim  ve benim gibi  düsünenlerin  cabalari vurmayacak karaya...Buna  müsaade  etmeyecegiz.Her  ne kadar  aykiri düsünenler  cogunlukta olsa,  Onlarin  hesaplari   bir gün  karaya  vuracak, kayaya tosliyacak. Hamdolsun  Ülkesini lafla degil  Özden  seven  insanlar  azinlikta  olsa  bu carpik  ve kap- kac düzenine alet  olanlara  dur  diyecek...

Ne  yazik ki  simdilerde  Aslani  kediye bogduruyorlar. Ellerindeki, demokrasinin  geregini  yapiyoruz  diyerek, fasist  korku  düzenini  devam  ettiriyorlar...Daha da  kötüsü  "Ben teröriste  terörist  demeyen  adamlarla  masaya  oturmam" diyen  birinin  arkasindan  sürükleniyoruz Vatani  böldürmenin  hesaplari  yapiliyor.

Bana  göre etliye sütlüye  karismamakta  bu  zihniyete  yardimci  olmak demektir.