GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

TV KEYFİ VE GÜNCEL OLAYLAR => Haber ve Yaşam Merkezi => Güncel Haberler ve Olaylar => Konuyu başlatan: orkide - 30 Nisan 2009, 21:56:16

Başlık: GÜNESI BÖYLE GÖRMEK ISTEMIYORUZ
Gönderen: orkide - 30 Nisan 2009, 21:56:16

Anadolu'nun bağrından çıkan mert delikanlı Mahsun'u bu afiş biraz bozmamış mı?

Mahsun Kırmızıgül’ün adından övgüyle söz ettiren, bu ülkenin 15 yıllık acılarına parmak bastığı filmi GÜNEŞİ GÖRDÜM için Avrupa gösterimlerinde kullanılmak için seçilen  afişi oldukça şaşırtıcı bulduğumu ifade etmeliyim. Anadolu’nun bağrından çıkan "mert delikanlı" Mahsun'u bu afiş  biraz bozmamış mı?

Filmin ana temasıyla, konusuyla, mesajıyla direk hiçbir ilgisi olmayan bir görüntünün afiş için seçilmesi oldukça manidar.

Film için, birçok konuyu aynı anda işlemenin gayretiyle birbirinden bağımsız birçok konunun üst üste bindiği bir film olmuş şeklinde bir çok eleştiri yapıldı. Acaba bu afiş için neler diyecekler?

 Avrupa festivallari için meşhur afiş yapımcısı Emrah Yücel'in hazırladığı afiş, film adına çok kaygı verici.

Yaşanan aile dramları, acılar, terör, yoksulluk, gerikalmışlık, v.s gibi doğu insanının çektiği sıkıntılara parmak basan bir filmin afişine bir travestinin görüntüsünün uygun bulunması nasıl bir dille ifade edilir.

Bu  afiş, tek kelimeyle dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı nevinden olmuş. Travestilik gibi batılı bir çok insanın bile marjinal bulacağı bir konu ile ne mesaj verilmek isteniyor acaba?

Bu afişi sade bir faydacılık , nabza göre şerbet olarak mı algılamalıyız?

Amaç toplumsal bir soruna dikkat çekmekse, Türkiye  gösterimlerinde kullanılan afiş çok daha etkili olmaz mıydı?

Bu afiş olayı ile bastırılmış komplekslerimiz mi gün yüzüne çıkmıştır?

Doğu insanın hikayesine kulak kesilen bu filme, bu afişin layık görülmesi ciddi bir hatadır. Bir zamanlar milyarlarca dolar harcayıp meşhur tropik adalarda sarışınlarla yanık sesli şarkılar söyleyen Mahsun’a  akıl hocaları bazen böyle hatalar da yaptırıyor. Ya da bazen  bu toprakların insanına has, batı karşısında yaşanılan, bize özgü kompleksler mi  devreye giriyor? İçten içe batılı olduğunu,modern düşündüğünü mü vurgulamak istiyor ?

Modern hayat tarzının artırdığı ve normalleştirme gayreti gösterdiği travestilik konusu  filmi ucuzlatmaktan öte bir katkı sağlamıyacaktır. Zira amaç batılı insanı etkilemek ise bizim zorlama kurgulara, ucuz, basit travesti makyajlarına ihtiyacımız olmamalı. Zaten kelin merhemi olsa başına sürermiş. Batılı insan kendi hikayesini başkalarından dinlemek istemiyor, yeni ses , yeni soluk, yeni umut arıyor. Bir takım lobilere şirin görünmek Mahsunu da, filmlerini de gözden düşürür.

Yoksa bir göçmenin cinsi sapkınlığı batılı insanı çok ta ilgilendirmiyor. Çünkü onlar, doğunun erdemlerinin nasıl üretildiğini bilmek, sevgi, diğergamlık, merhamet, kanaat, kendiyle barışık olmak v.s değerleri arıyorlar. Öyle olmasa İran sineması ve öyküleri bu kadar ilgi görür mü?
 

Beyaz Melek  filmi işlenilen konu ve insanımızın insana verdiği mesajı iletme adına bu toprakların insanının hassasiyetlerini ne de güzel anlatmıştı.

Güneşi Gördüm de yoğun konu bombardımanına karşın güzel tespitler taşıyor. Ancak ucuz, fırsatçı, hem İsa’ya hem Musa’ya yaranma mantığıyla  sanatsal duyarlılık zarar görüyor. Pragmatist bazı yaklaşımlarla bir çuval inciri mahvetmemek lazım.

Bu da bizden bir hatırlatma.

Türkiye'de böyle

 (http://www.teyt.org/wp-content/uploads/2009/03/gunesi-gordum.jpg)


Avrupa'da böyle


(http://image.haber7.com/haber/haber7/photos//686520090427113944330.jpg)

Ayse Bostanci