GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

TV KEYFİ VE GÜNCEL OLAYLAR => Haber ve Yaşam Merkezi => Güncel Haberler ve Olaylar => Konuyu başlatan: iğneci - 27 Aralık 2008, 18:37:33

Başlık: TUZ KOKUYOR!
Gönderen: iğneci - 27 Aralık 2008, 18:37:33

Tuz Kokuyor!


Başlık ne yazık ki, sık kullanılır hale geldi. Demokrasinin gerçek anlamda tuzu, hukuktur. Yerel seçim süreciyle ilgili olarak sürmekte olan hukuksal tartışmalar, aklımıza ilk “tuz kokarsa” deyimini getirdi.

Yüksek siyaset, affedersiniz Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) sorumluluğunda yürütülmesi gereken seçimlerin, çıkarılan son yasa ve beraberinde imzalanan protokolle İçişleri Bakanlığı ve Türkiye İstatistik Kurumu’yla (TÜİK) paylaşılması bir dizi soru işaretini beraberinde getirdi. Soru işaretlerini ortadan kaldırmak için alınan hukuksal kararlar da çözüm yerine düğüm oluyor.

Peşrevi kısa tutalım; Hükümet, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, YSK dörtgeninde yaşananları paylaşalım.

29 Mart 2009’da yapılacak yerel seçimlerde kullanılacak seçmen kütükleri askıya çıkarıldığında gördük ki, bir yılda seçmen sayısı 42 milyondan 48 milyona çıkmış. Bu yükselişte nüfus artışının yanı sıra dağdaki teröristlerin, ölülerin, kümeslerin ve boş inşaatların da katkısının olduğunu gördük! YSK, sayıya ilişkin soru işaretlerini gidermekte zorlanıyor. Buldukları çözüm şu:

Seçmen kütükleri yeniden askıya çıkacak, herkes o zaman daha dikkatli kontrol eder!

Bu, sorunun yarısını çözüyor. Ya seçmen yazılan ölüler. Onlar da, “Biz öteki dünyadayız, buraya da sandık koyacaksanız mesele yok. Ama koymayacaksanız, kaydımızı silin” mi diyecek?

***

AKP yerel seçim öncesi iki oyun oynadı:

1- Seçmen sayısıyla oynadı.

2- Belediye sayısıyla oynadı.

Seçmen konusu yukarıda aktardığımız biçimde “askıda”... Belediye sayısı ise beklenenden daha büyük kıyamet kopardı. AKP, rant alanlarının belli merkezlerde toplanması için nüfusu 2000’den az olan belediyeleri kapatma kararı aldı.

Konu Anayasa Mahkemesi’ne gitti. Mahkeme dedi ki:

Yasa anayasaya uygundur. Mahkemeye başvuran 120 belediye belediyelik hakkını korur. Ötekiler kapanır.

Oysa bu kapsamda 740 belediye vardı.

Danıştay ise yapılan başvuruları değerlendirdi, şu sonuca vardı:

Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararı 6 Aralık günü yayımlanmıştır. Pek çok belediye kapanacağına ilişkin kesin ve resmi bilgiye o gün kavuşmuştur. Dava açma süresi 2 ay olduğuna göre, 6 Şubat 2009’a dek dava açanlar, belediyelik hakkını korur.

Böylece bütün beldelerin seçime girme hakkı doğdu. AKP’nin beldeden aşağı oyunu bozuldu!

Başbakan bu karara çok bozuldu:

“Başımıza ikinci bir Anayasa Mahkemesi daha çıktı.”

YSK, Danıştay’ın değerlendirmesi doğrultusunda hareket edeceğini duyurdu.

Önceki gün, havanın aydınlık olduğu saatlerde meydana gelen bu gelişmelere karşılık, akşam saatlerinde Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, y-azılı bir açıklama yaptı:

“Danıştay, anayasayı çiğniyor. Bizim kararımız doğru!”

***

Başbakan’ın ateşlemesiyle olay, yüksek yargının kendi içinde kavgaya dönüştü. Anayasa Mahkemesi’nin içindeki kaynama da patlamaya dönüştü. Kılıç dün sabah, “Yazılı açıklamam mahkemeyi bağlar” değerlendirmesi yapınca 8 üye karşı açıklama yaptı:

“Kılıç’ın açıklaması bizi bağlamaz.”

Bir mahkeme başkanı, üyelerinin salt çoğunluğu tarafından yalanlanıyor!

Kılıç, adeta AKP avukatlığına soyunuyor.

Devlet kurumlarını partisinin yan organları gibi kullanmaya çalışan Erdoğan, yüksek yargıyı da hem kurumlar arasında hem kendi içinde çatlattı.

Adeta siyasal bir korku filmi izliyoruz!


ankcum@cumhuriyet.com.tr