GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK
TV KEYFİ VE GÜNCEL OLAYLAR => Haber ve Yaşam Merkezi => Güncel Haberler ve Olaylar => Konuyu başlatan: iğneci - 29 Kasım 2008, 22:32:23
-
CHP, Çarşaf, ve...
Baykal’ın “çarşaflı” veya başı örtülü, türbanlı kadınları gösteri halinde partiye üye kaydetmesine eleştiriler berdevam! Şüphesiz tartışılacak konu. Bunca kamplaşan Türkiye’de, bazı kesimlerin böyle bir gelişmeye itirazlarını sürdürmesini anlıyorum. En önemli itiraz da şüphesiz, türban simgesinin, AKP’nin kadınları toplumsal olarak türbanlama politikalarının bir parçası olması... Ancak itirazlar aşılır, türbanın bir alet olmasından çıkmasına da hizmet edebilir, CHP’nin yaklaşımı...
Baykal’ın başı örtülü veya türbanlı kadınlara bu açılımı politik olarak doğrudur. Dinlerin tamamen erkeklerce yorumlandığı ve kadınlara dayatıldığı, dinci erkek çıkarları ve egemenliğinin korunduğu (Bkn: Türban: Kadın Sorunu mu, Erkek Sorunu mu, Cumhuriyet Kitapları) bir toplumsal alanda, kadınların üzerindeki baskı katmerlidir
Kadınlar toplumun iki kat ezileni, sömürülenidir. En çok isyan etme hakkına sahip olan, en çok isyan etmesi gereken toplum kesimidir!
Bu nedenle, kadınların (türbanlı türbansız!) siyasi olarak en çok aktif olması gereken örgüt, sol ve sola yakın olandır.
Sol, özgürlükçü olması gereken yapısı gereği, kadınlara birey-yurttaş olmanın yolunu açar, yani açması gerekir!
Kadınların hepsinin potansiyel olarak solcu olduğunu kabul ederim! Sorun, farkındalık oluşmamasında, kadınların kendileri için sınıf oldukları bilincinin, emekleme aşamasında olmalarında!
Tutucu, tutuculuğu kadim gelenek ve dogmalarla katmerleştiren AKP ve benzeri partilerde kadınların ne işi var?
Olaya bu açıdan bakıldığında, türban, çarşaf gibi sorunların nihai çözümünün adresi de sol örgütlenmelerdir! CHP’nin buna sahip çıkması da çok doğaldır!.
***
Fakat, sanırım Baykal’ın bu açılımına ana itiraz, Baykal’ın oy tıkanmasındaki çözümü, sağcı siyasetçileri vitrine koyan anlayışlara sarılmasınadır! Baykal, şüphesiz ki “soluna” da bakıyor! DSP ile ittifak, Karayalçın’la anlaşma vb. Fakat esas çizdiği manzara, merkez parti konumu: “Sağa da açığım, sola da!”
“Türbanlı kadın üyeler” konusunu ayırarak, eleştirilecek olan bu tutumu öne çıkarmak gerekir! Bazılarımız “yanlış denizlerde” kulaç atıyor!
Çok bilinen bir politik kuralı anımsayalım: Bir sol parti “sağa açılarak” oy toplayamaz! (CHP vitrinine konan pek çok sağcı politikacı, güçlü oldukları yerel illerden seçilemedi!)
CHP gibi, gücünü geçmişinden alan bir parti hem sağ hem sol diyerek de, bugünkü Türkiye koşullarında yüzde 20’leri aşan düzene muhalif oyları toplayamaz... Ama bunun tersi biraz doğrudur: Bir sağ parti, merkez ve solun kıyısında duran oylardan pay alabilir (Özal vb.)...
***
CHP liderliğinin yapması gereken, sağcı politikaların Türkiye’yi çıkmazlar içine (dinin alet edilmesi, ekonomik çökmeler, geri kalmışlıklar, yoksulluk, vurgun, hırsızlık, eşitsizlik, eğitimde gerilik vb.) soktuğunu göstermek ve sol, özgürlükçü, şeffaf, katılımcı, daha eşitlikçi ve demokrasiyi özüyle benimseyen politikaların Türkiye’yi bu badireden kurtarabileceğini ortaya koymaktır!
Ve ciddi ve gerçekçi çözümler üretebilmektir. (CHP’nin her telden çalan ve herkesi avlamaya yönelik seçim programının içi boştur!)
Yeter ki, gerçek iyinin, gerçek güzelin, gerçek umudun ve gerçek başarının kokusunu alsın!
Orhan Bursalı
-
dini unsurların bu denli siyaseye alet edildiği bir başka ülke varmı diye çok merak ediyorum.iyi ki ülkemizde çarşaflı ve türbanlı bayanlar var , yoksa bu siyasetçiler seçim zamanında neyi kullanacaklarını şaşıracaklardı
-
dini unsurların bu denli siyaseye alet edildiği bir başka ülke varmı diye çok merak ediyorum.iyi ki ülkemizde çarşaflı ve türbanlı bayanlar var , yoksa bu siyasetçiler seçim zamanında neyi kullanacaklarını şaşıracaklardı
Din, siyasete bütün Dünya'da bulastirilir.Siyaset te dine... Ülkemizdeki gibi budenli dejenere edilen bir ülke olmadigi hususunda Peri ile birlikte oldugumu da belirtmeliyim. Ülkemizde bütün kadinlarimiz örtülü olsa da örtüsüz olsa da erkek egemen toplumumuzda tekrar mücadele baslar burada birle$meliyiz.
Ama $u var ki; hic bir gelismis ülkede Ba$ örtüsü ile zorlama oldugu yok sanirim. Yalniz gelismemis Islam ülkelerinde bu sorun mevcut.
Bu duruma göre; Islam oldugumuz icin mi gelisemedik, örtündügümüz icin mi ya da neden? Bir türlü kabugumuzu yirtipta cagda$ bir ülkeler sinifinda olamadik?
En yüce bir dine sahibiz diye ögrendik, ögrettik.Insanin dürüstlügünü, 5 vakit namaz icin gerekli abdest almakla temizligi ön plana cikaran, kom$usu acken rahat etmiyen, yandaki komsu siftah etmediyse 2. müsterisini ona gönderen ticaret ahlaki olan (daha niceleri..) bunlar nerede kaldi? Kapimizin önünü süpürme aliskanligimiz varmi? Nasil olsa Belediye'ye temizlik parasi veriyorum diyerek cöpleri saga sola atmak, Devlete vergi veriyorum diyerek, acaba nasil verdigim vergiyi müsteriden cikartmayi dinimizin neresine sigdiracagiz. Naylon fatura yolsuzluklari yaparak....Ne yaptigimizin farkindamiyiz?
Ve bu gibilere de soruldugunda Elhamdülillah Müslümanim'i dillerinden düsürmedikleri bir gercek degil mi? Camide ön safta durduklarini da biliriz.
Gecelim örtünmeyi, acilmayi... sahtekarligini yaptigimiz, kandirdigimizi zannettigimiz yüce dinimiz ya...
Bir de kücük yasta cocuklari (Kiz-Erkek) okullar'dan evlerden, cesitli yollarla kandirip cinsel istismara ugramalarina ne demeli? nereye el atsak, kafa yorsak lime lime dökülüyor...
Belirtmeliyim ki toplumumuzda herkesi ayni kefeye koymuyorum.
-
dini unsurların bu denli siyaseye alet edildiği bir başka ülke varmı diye çok merak ediyorum.iyi ki ülkemizde çarşaflı ve türbanlı bayanlar var , yoksa bu siyasetçiler seçim zamanında neyi kullanacaklarını şaşıracaklardı
Din, siyasete bütün Dünya'da bulastirilir.Siyaset te dine... Ülkemizdeki gibi budenli dejenere edilen bir ülke olmadigi hususunda Peri ile birlikte oldugumu da belirtmeliyim. Ülkemizde bütün kadinlarimiz örtülü olsa da örtüsüz olsa da erkek egemen toplumumuzda tekrar mücadele baslar burada birle$meliyiz.
Ama $u var ki; hic bir gelismis ülkede Ba$ örtüsü ile zorlama oldugu yok sanirim. Yalniz gelismemis Islam ülkelerinde bu sorun mevcut.
Bu duruma göre; Islam oldugumuz icin mi gelisemedik, örtündügümüz icin mi ya da neden? Bir türlü kabugumuzu yirtipta cagda$ bir ülkeler sinifinda olamadik?
En yüce bir dine sahibiz diye ögrendik, ögrettik.Insanin dürüstlügünü, 5 vakit namaz icin gerekli abdest almakla temizligi ön plana cikaran, kom$usu acken rahat etmiyen, yandaki komsu siftah etmediyse 2. müsterisini ona gönderen ticaret ahlaki olan (daha niceleri..) bunlar nerede kaldi? Kapimizin önünü süpürme aliskanligimiz varmi? Nasil olsa Belediye'ye temizlik parasi veriyorum diyerek cöpleri saga sola atmak, Devlete vergi veriyorum diyerek, acaba nasil verdigim vergiyi müsteriden cikartmayi dinimizin neresine sigdiracagiz. Naylon fatura yolsuzluklari yaparak....Ne yaptigimizin farkindamiyiz?
Ve bu gibilere de soruldugunda Elhamdülillah Müslümanim'i dillerinden düsürmedikleri bir gercek degil mi? Camide ön safta durduklarini da biliriz.
Gecelim örtünmeyi, acilmayi... sahtekarligini yaptigimiz, kandirdigimizi zannettigimiz yüce dinimiz ya...
Bir de kücük yasta cocuklari (Kiz-Erkek) okullar'dan evlerden, cesitli yollarla kandirip cinsel istismara ugramalarina ne demeli? nereye el atsak, kafa yorsak lime lime dökülüyor...
Belirtmeliyim ki toplumumuzda herkesi ayni kefeye koymuyorum.
Evet PERİ ve iğneci arkadaşlara katılıyorum. Yanlız şunu unutmayalım. Bu ülke hala bu kadar istismar edilmelere karşı yıkılmadıysa bilmeliyiz ve halimize şükretmeliyizki içimzde demekki her yönü ile mükemmel insanlar varki biz onlar sayesinde hayatımıza rahat bir şekilde devam edebiliyoruz. Ama şunu söylemeliyimki devletimiz ve milletimiz üzerinde oynanan oyunlar bizi afrika ülkelerine benzetmek için yapılıyor. Yani bire bir sömürmek istiyorlar. Diyeceksinizki şimdide sömürülüyoruz ama bu onlar için yeterli değil. Onlar herşeyi ile vatanımıza milletimize bayrağımıza ve bizlere sahip olmak istiyorlar. Ve bunun için ellerinden geleni ardlarına koymuyorlar. Biz ise hala bizi düşündüklerini düşünüyoruz. Açıkçası UYUYORUZ..... Biraz ağır kaçtı sanırım ama kusuruma bakmayın arkadaşlar içimden geleni yazdım herkese iyi çalışmalar.
-
Bende Cemil Ipekcinin bir kac sözünü yayinlayayim Cevap olarak:
CHP'NİN ÇARŞAFI İLE BENİM MAÇO HALİM
Cemil İpekçi’nin maço olması ile CHP’nin yeni açılımı aynı şeydir. Partilerin bir tüzüğü ve ideolojiler vardır. İdeolojilerinde zamana uymak gibi değişime uğrayabilirler ama ana ideolojilerinde değişime uğramak gibi bir şey olamaz. O zaman o parti gider. Bugün akım, yarın griyim, bir başka gün sarıyım diyen ve ne tesadüf gibi seçimlerden bir süre önce bunları yapıyorsa. Artık bunu halk yiyor mu sanıyorlar. Millet gülüyor. Yemiyor kimse umutlanmasın. Siz Atatürk’ün arkasına sığınıp sonra bunu yaparsanız kimseyi kandırdığınızı sanmayın.
Ben Kemalizmi de anlamadım, burada halka inmek çok büyük bir yanlışlık yapılıyor. Halka inmek çok yanlış halk nerde siz nerdesiniz ki halka ineceksiniz. Oysa bunun tam tersi siz dibe vurdunuz da şimdi halka çıkmaya çalışıyorsunuz. Siz kimsiniz, halkın parası ile halkın oyu ile bir yere geliyorsunuz. Atatürkün partisi Kemalist olarak siz bunu siz nasıl söyleyebilirsiniz. Atatürk’ün en değer verdiği çiftçisi üreticisi halktı. Kemalist olan bir insanın halka iniyoruz denmesi kadar absürt bir şey olmaz. Siz beyazmısınız, ben saraydaydım şimdi halka iniyorum gibi bir ifadeyi ancak krallar sultanlar söylerdi. Halka inmek diye bir şey olmaz halka çıkabilirsiniz. Bugün onların indiğini ve dibe vurduğu görülüyor. Yaptıkları hareketleri o kadar garip o kadar şaşkınlık içindeler ki çarşaflı ve türbanlılara nasıl yaklaşacaklarını dahi bilmiyorlar.
Ben CHP’nin türbanlı ve çarşaflı üyesinin olacağına inanıyorum. Dindar olmak ile siyasi görüşlerinin aynı olacağı diye bir şey yoktur. Çok dindar olabilirsiniz, milliyetçi laik faşist olabilirsiniz. İnançla ideolojilerinin alakası olmadığını görmüşüzdür. Şekille karar veremeyiz. Dini inançlarımızla karar veremeyiz. İnancın artık politikaya karşı geldiğini gösterdi. İnanç ayrı politika ayrı bir şeydir. Bundan rant elde etmek isteynler bunları karıştırıyor. Bugün toplumda herkes her şekilde iç içe yaşamasını sürdürüyor. Bugün türbanlı olan yarın açılabilir veya bugün açık olan yarın kapanabilir. Bu kişinin kendi özel hakkıdır. İnanç ve giyim özgürlüğü en önemli haktır. Ben şalvar giyiyorum kim benim gerici olduğumu söyleyebilir. Ben şalvarı seviyorum ben yabancı olsaydım yine şalvar giyerdim. Birtek başıma bir şey bağlayamıyorum. Beni internette türbanlı kadın yaptılar.
EN ÇOK O HALİMDEN KORKTUM
Kadın olsaydım türban takardım sözünden sonra çok sayıda türbanlı halini gösteren kreasyonlar hazırladılar. “Ben gördüm ödüm koptu bir tanesinde benim bıyığımıda kapatılmış halinde yaptılar o halimi gören bir Arap gelip beni isteyecek diye ödüm koptu.,” benim karikatürize edilmek çok hoşuma gider. Bunlar kalıcı şeylerdir. İnsanları güldürmek hoştur çünkü bunlar
Ben CHP’yi samimi bulmuyorum. Ben sokakta konuştuğum insanlar var CHP’li vatandaşlar tokat yemiş gibiler hala ne olduğunu anlamış değiller. Ben bunu CHP’nin açılımı olarak görmüyorum.
Benim buna inanmam için, CHP’nin de Ak Parti ve MHP’nin birlikte önerge verdiği başörtüsüyle ilgili kararı onayla ve bununla ilgili önerge getirir ve türbanlı kızlarımızın üniversiteye girmesini sağlarsa o zaman ben ona inanırım. Aksi halde gösteri gibi 4 çarşaflı hanıma rozet takmakla kimse kimseyi kandıramaz. Türkiye çok değişti amiyane tabirle artık yemiyoruz. Bunu yiyecek koyun bile yok.