GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

TV KEYFİ VE GÜNCEL OLAYLAR => Haber ve Yaşam Merkezi => Güncel Haberler ve Olaylar => Konuyu başlatan: iğneci - 17 Ekim 2008, 00:39:58

Başlık: MEYDAN OKUMA
Gönderen: iğneci - 17 Ekim 2008, 00:39:58
Meydan okuma

Türkçemizde güzel tabirler vardır: “Hem suçlu, hem güçlü”, “Özrü kabahatinden büyük” gibi! Taraf’ın Genel Yayın Müdürü Yasemin Çongar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un, özellikle bu gazetenin “Aktütün baskını” konusundaki, aslında “casusluk” suçu teşkil eden yayınlarına karşı haklı infialine kızmış. Der ki: “Aşırı sert bir açıklama. Bir Genelkurmay Başkanı’ndan beklenmeyecek bir üslupla konuştu. Konuya ilişkin soruşturma açıldığını söyledi, bu sevindirici, ama daha önce benzer soruşturmalarda bu incelemelerin sonuçları kamuoyuyla paylaşılmadı. Bundan sonra paylaşılacak mı, bilmiyoruz. Aktütün olayında Taraf’ın yayımladığı bu belgeler Genelkurmay’ın saldırıdan haberdar olduğunu gösteriyor. Bu yöndeki okumamız doğru mu, doğruysa gereği neden yapılmadı? Bunların cevabını vermeyip, tehditkâr bir üslup kullanması son derece üzücü! Genelkurmay Başkanı topluma bunların hesabını vermek zorundadır. Biz gazetemize ulaşan belgelerin doğruluğundan emin olduğumuz sürece elimize geçen bilgileri yayımlıyoruz, yayımlamaya da devam edeceğiz.”
Yani, Güneydoğu harekâtı hakkındaki çok gizli bilgileri, Genelkurmay’dan sızdıran içerdeki “kaynağı”, “köstebeği”; daha doğrusu bir “casus”  tarafından verilen belge ve bilgileri pervasızca kullanan, yayımlayan Taraf gazetesinin hatunu Başbuğ’a açıkça meydan okuyor; “casuslukta devam edeceğiz” diyor...
Bu, “basın özgürlüğü, haber alma hakkı veya kamuoyunu aydınlatma görevi” değil, düpedüz ülke güvenliğine karşı “casusluktur”! Bu haber ve belgeleri “kullanıp” yayımlayanlar, köstebeklerdeki “hainler” gibi “casusluk” suçu işlemekteler! Dün de yazdım: Savaş halinde “casusluğun” cezası “idamdır”. Bu böyleyken, basın kuruluşlarının ve bazı arkadaşlarımızın, Genelkurmay Başkanı’nın “sert üslubunu” kınamaları, casuslara, Yasemin hanım ve şürekâsına cesaret veriyor! Başbuğ ne yapsaydı: “Aferin” deyip, Çongar hatuna çiçek mi yollasaydı! Taraf ekibi, sadece “casusluk” yapmıyor: bu savaşta, “bozgunculuğun” da karargâhı ve düşmanlara hep cesaret veriyor! Savaşta “bozgunculuğun” da cezası çok ağırdır!

Taraf kimin “tarafı”
Şu sırada, sözde  “çeteleri”  tahkik edenler, asıl Taraf ekibini ve, çete başlarını tahkik etmelidirler! Bu gazete çıkalı beri, manşetleri, haberleri, hep PKK-Kürt yanlısı ve ordu düşmanı;  belli bir misyonu var! Bu fesat değirmeninin “suları” nereden geliyor? Altan ve Çongar’ın geçmişleri, Yasemin’in, Washington’da kimlerle düşüp kalktığı, Kandil Dağı’na gidip PKK başlarıyla neden yattıkları da sorgulanmadı! Ve soru şu: Taraf, bir gizli servisle “istihbarat” mı paylaşıyor?
Bunun ortaya çıkarılması, kanıtlanması ve açıklanması, Türkiye’nin içeride ve dışarıdaki rotasına yön verecektir... Artık içeride ve dışarıda dost ve düşmanlarımızı bilmek ve rotamızı ona göre tayin etmek zorundayız!

Ağız meselesi
Sayın Başbakan Erdoğan, zengin “inciler sözlüğüne” bir “inci” daha ekledi; MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin,  Kuzey Irak’ta “tampon bölge” kurulması önerisine karşı “Ağzı olan konuşuyor” dedi! Sayın Bahçeli’nin buna cevabı aslında çok yerinde! Erdoğan sade bu “incisi” ile değil, terör konusundaki söz ve tavırlarıyla bu cevabı çoktan hak etmişti. Bahçeli “Biz ağzımızla ve kafamızla konuşuruz” diyor! Ne demek istediğini “arif olanlar” herhalde anlamışlardır!
İRFAN ÜLKÜ- Milliyetçi, değerli araştırmacı-gazeteci Ülkü arkadaşımı kaybettik. Allah’tan ona rahmet ve ailesine sabırlar dilerim!
Büyük şair, gençliğimize renk katan Fazıl Hüsnü Dağlarca, vefatıyla bizden bir parça kopardı... Allah rahmet eylesin...


Altemur Kilic