GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

TV KEYFİ VE GÜNCEL OLAYLAR => Haber ve Yaşam Merkezi => Güncel Haberler ve Olaylar => Konuyu başlatan: iğneci - 09 Ekim 2008, 21:01:11

Başlık: MEVDUAT ICIN EN GÜVENLI ADRES TÜRK BANKALARI
Gönderen: iğneci - 09 Ekim 2008, 21:01:11




Mevduat için en güvenli adres Türk bankaları



TÜRK bankacılık sektörünün önde gelen kurumlarından, Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul’la, ABD’den yola çıkıp, dünyayı etkisi altına alan "finansal kriz"i ve Türkiye’ye yansımalarını konuştum.

Aslında konuşmamız ABD’den Avrupa’ya, sonra Türkiye’ye uzandı. Ancak, Zafer Kurtul’un, dolayısıyla Akbank’ın penceresinden Türk bankacılık sektörünün nasıl göründüğünü öncelikle paylaşmamda yarar var:

Türk bankacılık sektörü, 2001 krizi sonrasındaki yeniden yapılanma ile birlikte şoklara dayanıklılığını artırdı.

Sağlıklı banka olabilmenin dört temel koşulu var. Güçlü sermaye, yaygın mevduat tabanı, gerekli likidite, sağlıklı kredi politikası ve sağlam risk yönetimi.

Ülkemiz açısından baktığımızda, global krize rağmen mali sektörümüz çok kuvvetli ve hazırlıklı.

Sektörümüzün sermaye yeterlilik oranı yüzde 17.6 düzeyinde. Hedeflenen yüzde 12 minimum orana bakıldığında, sermaye yeterlilik düzeyinin ne kadar iyi olduğu görülür. (ABD’de bu oran yüzde 8 düzeyindedir.)

Aktiflerin özsermayeye oranı da çok önemlidir. Akbank’ta aktifin özsermayeye oranı 8 iken, yurtdışı bankalarda bu oran 30-40 kattır. Yaşanan kriz, kuvvetli özkaynağın önemini gösterdi.

Bankacılıkta "yaygın mevduat tabanı" çök önemlidir. Türk bankacılık sektöründe mevduatın kredilere oranı yurtdışı düzeylerinin çok üstündedir.

Türk bankacılık sektöründe likidite sorunu yoktur. Örneğin Akbank’ta tüm yurtdışı borçlarını anında geri ödeyebilecek likidite mevcuttur.

Bankacılıkta risk yönetimi çok önemlidir. Türkiye’de takipteki krediler oranı epey düşük sayılan yüzde 3 düzeyindedir. Akbank’ta bu oran yüzde 2’nin de altındadır. Akbank’ın konut kredilerinde takip oranı binde 5 gibi çok düşük düzeydedir.

Kurtul’la konuşmamızda sektörün "klasik bankacılık" sistemini sürdürmesinin kriz ortamında yararının görüldüğü dikkatimi çekti: "Ülkemizde klasik bankacılık yapılıyor. Bilanço dışı türev ürün riskimiz yoktur."

Bu noktada, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun geçenlerde İstanbul’da yaptığı sunumdaki şu ayrıntıyı anımsadım: "Dünyada türev piyasaların büyüklüğü 120 trilyon doları buldu. Oysa, dünyanın gayrisafi hasılası 60 trilyon dolar."

Şimdi yeniden Kurtul’un saptamalarına döneyim:

Türkiye’de banka kredilerinin milli gelire oranı yüzde 30’lar civarında. Bu oran gelişmiş ülkelerde yüzde 100’ü de geçiyor.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), sektörümüzde çok etkin denetim ve gözetim yapıyor. Sağlıklı mali sektör için denetim ve gözetimin önemi şimdi daha iyi anlaşılıyor.

Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, Türk bankacılık sektörüyle ilgili sözlerinin bu bölümünü, "Türk bankacılık sektörü dünyada güven sıralamasının en üstlerinde. Eskiden Türkiye’deki en küçük bir krizde yurtdışına mevduat kaçışı olabiliyordu" diye bağladı...

ABD’nin, Almanya, Fransa, İngiltere gibi dev Avrupa ülkelerinin, Avrupa Birliği’nin (AB) bankalardan mevduat kaçışını önlemek için "garanti sınırını yükseltmesi veya tam garanti vermesi" Türkiye’nin "güvenli mevduat limanı" özelliğini çok daha iyi ortaya koyuyor...


vmunyar@hurriyet.com.tr