GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK

AŞK VE HAYAT => Hayat ve Yaşam Sahası => Hayata Dair Yazılar => Konuyu başlatan: MAT_ROCK23 - 06 Ekim 2008, 22:29:12

Başlık: ne ölümden korkmak ayıp..ne düşünmek ölümü...
Gönderen: MAT_ROCK23 - 06 Ekim 2008, 22:29:12
ÖLÜM . , !

Bir virgül, bir nokta veya bir ünlem....Ve herşeye rağmen herşeyin yanında, anlam ve anlamsızlıkta bir gerçek: ölüm

Hergün bir mezarlığın yanından geçiyorum( dışarı çıktığım, ara sıra zamanlarda, çoğunlukla) küçük ve yaklaşık 100m sonrasında daha da küçük bir başka mezarlığın yanından....korkak ve ürkek değil adımlarım ilk günlerdeki gibi, alıştım( zaman ayrı birşey ve önemli).

dedimki:
İnsan sevdiğini nasıl toprağın içine gömer, üstüne bir de çiçek eker, çok tuhaf. Ama öllmüş ve gömmeyip de ne yapsın insan.ölü kokar ve korkutucudur. Birgün, eğer bir sevdiğim benden önce ölecek olursa onu gömmeyeceğim(keşke korkmasam). O' nu evimde tutar, hergün bakar, izlerdim. Nekrofoli kavramından uzak yaklaşmakta fayda var bu son dediğime....İnsan sevdiğinden nasıl ayrılabilir ki.

Ölüm' ü konuşalım istiyorum. Birgün ölecek olmanızdan ne hissediyorsunuz mesela? Ölümsüz olmak ister miydiniz? Ölüm yaşamdan daha değerli kılınabilir mi? Ölüm bir kader mi? Boyun mu eğiyorsun ya da başka çaresi yok diye mi düşünüyorsun?
Ölümle yaşam arasındaki korelasyon da ağır basan seçenek ne olmalı? Ampirik sonuçlarınız ne yönde? Sonuçlar fatalistik mi? Ve herşeye somatik yani maddeci yaklaşmamak, mistik cevaplara mı kaymak gerek?
Ölümüm hallüssinasyonum olabilir mi yaşamım gibi? Sinizim ve tersi açılarından da bakabiliriz konuya. Ki bu konudaki logo arayışımızda kompleks yapıyı indirgeyici bir tutumla ele alabilelim.