GüLe SeVDaLi BiR GeNçLiK
TV KEYFİ VE GÜNCEL OLAYLAR => Haber ve Yaşam Merkezi => Güncel Haberler ve Olaylar => Konuyu başlatan: hayat güzel - 21 Haziran 2008, 11:51:50
-
Bu zafer futbolla değil, 70 milyonun duasıyla kazanıldı
Karşılaşmanın 118. dakikası... Maç boyunca dökülen Modriç sağdan giriyor ve üzerine gelen Rüştü'nün hatasını da değerlendirip topu kaleye gönderiyor.
70 milyonun hayalleri topun üstüne yapışmış Klasniç'in kafasına doğru süzülüyor. Bir kafa ve o da ne top ağlarımızda gol... İnanılır gibi değil. Turnuvada oynadığı iki maçı da geri çevirerek tarih yazmış Türk Milli Takımı yarı finalin kapısından dönüyor. Bizim topçuların hepsi yere serilmiş büyük bir travma geçiriyor, tıpkı milyonlarca Türk'ün olduğu gibi. Hırvat cephesinde ise öyle bir sevinç yaşanıyor ki, anlatılacak gibi değil. Takımın antrenörü Biliç bizim kalenin önüne kadar depar atıyor. Oysaki maç henüz bitmemişti. Sevinçten aklî melekelerini yitirmiş sanki.
Böyle olamazdı, her şey planlandığı gibi giderken tarihin kapısından böyle dönülemezdi. Ama bir mucize gerekiyordu golü bulmak için. 4. hakem 1 dakikalık uzatmanın uzatmasını da kaldırmıştı. Hırvat tribünleri yıkılıyor, eminim ki halkı da bitiş düdüğünü beklemeden sokaklara dökülmüştü. Ama o da ne... Rüştü topu havaya dikiyor, Hırvatlar derin bir oh çekerek hakemin bitiş düdüğünü çalacağını zannediyorlar. Top süzülüyor, süzülüyor. 70 milyonun duasını da yüklenerek Semih'in önüne düşüyor. Sol ayakla penaltı üzerinde öyle bir vuruyor ki... Sadece maçı değil tarihi çeviriyor, yarım kalan tarihi. Derken penaltılar başlıyor. Yılların tecrübesi Rüştü kalesinde öyle bir devleşiyor ki sormayın. Sanki kalede 11 tane Rüştü var, kalemize Viyana duvarları örülmüş. Bir kaçırıyorlar, iki kaçırıyorlar, üçüncüyü de Rüştü tutuyor. İnanılır gibi değil yarı finaldeyiz. Böyle bir maç böyle bir takım olur mu? Dünya Türkiye'yi konuşuyor. Turnuvaya gelirken kendimizi hatırlatacağız diyordu Fatih hoca. Ne hatırlatması ezberlettiniz hocam ezberlettiniz.
Tarihî zaferin ardından günün en anlamlı fotoğrafını ise Fatih Terim veriyordu. Fatih hocanın, zaferi yaşamak yerine rakip takımın hocası Biliç'e sarılarak teselli etmesi turnuvaya damgasını vuracak bir enstantaneydi. Avusturya Hava Yolları ile Viyana'ya gelirken bir şey dikkatimi çekmişti. İstanbul-Viyana seferini yapan uçakta EURO 2008'in izlerine fazlasıyla rastlamak, Cenevre ve Basel'de izlediği üç maçta aradığı ilgiyi bulamayan biri için fazlasıyla şaşırtıcıydı. Ancak beni asıl şaşırtan olay, ekranlarda yaklaşık yarım saat boyunca dönen turnuva tanıtım reklamlarında Türkiye'den sadece 10 saniye bahsedilmesiydi. O da Nihat'ın grup eleme maçında Norveç'e attığı nefis yarım vole golüydü. Oysaki geride kalan 15 takımın neredeyse masörleriyle bile röportajları yayınlanıyordu.
Bunun sebebi için birkaç fikir yürütülebilir ama zannederim en geçerli olanı Avusturyalıların Türkiye'ye şampiyonada hiç şans tanımaması olacaktır. Bu tanıtım filmleri turnuva öncesinde hazırlanmış, buna şüphe yok. Ama hor gördükleri bu takım şimdi yarı final oynuyor.
Avusturya basını da, kapı komşusu saydıkları Hırvatlara küçük bir iltimas daha geçerek maç günü sayfalarının büyük bölümünü Biliç ve öğrencilerine ayırmıştı. Spor sayfalarının dışındaki bahis sayfalarında da Türkiye'ye verdikleri şans neredeyse mucizeye eşitti. Maçın 18. dakikasında kendi çapında büyük bir mucize gerçekleşmişti aslında. Modriç sağdan sıfıra inip ortaladı, Oliç altı pastan topu üst direğe vurdurdu, dönen topu da Kovaç kafayla auta attı. Mucizenin devamını ise Terim ve oyuncuları getiriyordu.
Ülkenin buna ihtiyacı vardı
Türkiye'nin Hırvatistan ile oynadığı tarihî karşılaşmayı, Viyana'ya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da izledi. Başbakan maç sonu sevincini şu görüşlerle dile getirdi: "Çok mutluyuz. Hırvatistan'ı burada çok çileli bir mücadeleden sonra mağlup ettik. Ümitsiz olmadım. Tuncay'ın bir hareketi vardı, 'hep beraber yüklenelim' diye. Semih onu yakalayınca umutlarım yeşerdi ve gol oldu. Millet olarak mutluluğu yaşıyoruz. Eşim ağlaya ağlaya aradı. Ülkemizin bunlara ihtiyacı var. Çok daha iyi yerlere geleceğiz."
Emeğimizin karşılığını aldık
Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, Hırvatistan zaferinin ardından, "Pes etmedik, yılmadık ve kazandık. Daha önce penaltı çalışmadık. Oyuncularımı baskı altına almak istemedim. O an kim kendini iyi hissediyorsa ona attırmak her zaman başarılı bir taktiktir." dedi. İki yıllık bir emeğin karşılığını Euro 2008'de aldıklarını belirten Terim, "5 tane eksik oyuncumuz vardı. Ancak kaybetmeyi düşünmedik. Bu galibiyet Türk milletine armağan olsun. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun." diye konuştu.
-
golu yeyınce bendededım buraya kadar ama degilmiş
yarı fınaldeyız
rakıp almanya
-
Eibette takimimizin basarisi her türlü övgüye deger. Pes etmedik yilmadik kazandik. :sev2: :sev22:
Fakat bunu hemen 70 milyonun dualariyla kazandik futbolla degil, diyerek hemen duayi ve dini buraya sokmanin ne alemi var. Kaybetseydik, nitekim kaybettigimizde oluyor. O zaman 70 milyon dua etmemis ya da abdestsizmi dua etmis oluyor. Lütfen biraz sadete gelelim.
-
iğneci neden dinle ilgili herhangi bir söz söylendiği zaman sana bu kadar batıyor?
Elbette 70 milyonun ya da 69 milyon 999 bin 999 kişinin duasıyla kazandık bu maçı. Olaylara bu kadar radikal bakmaktan vazgeç. Din ve maneviyat hayatın her anında ve alanında vardır, olmalıdır, olmak zorundadır. Sen kabul etsen de bu böyledir, etmesen de...
-
Bana din falan batmiyor. Ama kabettigimizde dinsizmi oluyoruz? Dinden mi cikiyoruz? Dualarimiz kabul olmayinca Allaha isyan mi etmemiz gerekir? Onun icindir ki dini karistirmiyorum her seye. Din sana batmis ki saplanip kalmis icine.
-
Kaybettiğimizde dinsiz olduğumuzu söyleyen yok. Dualarımız kabul olmadığı zaman isyan etmemiz gerektiğine dair bir söz de yok yukarıda. Kaldı ki Allah yürekten ve samimi bir şekilde yapılan duaları geri çevirmez. Din -veya maneviyat- her şeyde vardır iğneci. Sen karıştırmayabilirsin; ama din her yerde, her şeyde ve her zaman vardır.
Ayrıca, yazılanları lütfen iyice oku ve kastedilmek istenen anlamıyla anla; kişisel yorumunu yazının anlamı gibi gösterme lütfen.
-
Ben ilk defa konuda ki fikirlere yorum getirdim. Kendi fikirlerimi yazdim. senin ilk yorumun ise, konuyla ilgili degil bana Dinin battigindan bahsediyorsun Ve bir kisiyi cikararak kalaninin dualariyla kazanildigin söylüyorsun. Tersi olunca ne olacakti? ha ne olacakti? Lütfen sadete gel. Yazacaksan konuya yorum getir sonra bana satas.
-
Tersi olunca bir şey olmayacaktı elbette, sadece üzülecektik. Ben hiçbir zaman insanlarımızın maçlarda dua ettiğini görmemiştim; ama şimdi bu turnuvadaki olay millî maç olmanın çok çok ötesinde, millî mücadele gibi algılanıyor özellikle yaşlı insanlarımız tarafından ve bu yüzden de yediden yetmişe herkes izliyor maçları. Yaşı ilerlemiş büyüklerimiz maça millî mücadele gözüyle baktığı için can-ı gönülden dua ediyor millîlerimizin kazanması için ve nihayetinde de maçları mucizevî bir şekilde kazanıyoruz. Bunun büyük ölçüde manevi yürekten ve yapılan dualardan kaynaklandığını düşünüyorum. Bunu sadece biz değil, Türklerle ya da İslâmiyetle hiç alâkası olmayan kişiler bile söylüyor ve kabul ediyor, sadece sen kabul etmiyorsun iğneci. Hoş elbette kabul etmek zorunda değilsin, herkesin kendi aklı ve iradesi var; ama bari olaya bu şekilde bakanları farklı bir gözle görme.
Ayrıca önce sen konuya yorum getir, maçın dualarla kazanıldığını düşünenleri eleştirme, sonra da ben seni eleştirmeyeyim. Doğrudan dinî içerikli konularda sorun yok; ama dinî konuların haricinde herhangi bir konunun içinde dinle ilgili bir şey geçiyorsa sen hemen olumsuz şeyler yazıyorsun, karşı çıkıyorsun, tepki gösteriyorsun. İşte bu yüzden dinin sana battığından (seni rahatsız ettiğinden) bahsettim.
-
vay be bir gazete başlığı ne olaymış 70 milyonun bir yürek olması niye bu kadar kötü birşey mi?aksine bence bu haber gurur verici
-
ARTIK MUCİZELEREDE İNANILMIYO. NE HALE GELDİK YARABBİM. SEN SENİ GÖRMEYENLERE KENDİNİ GÖSTER. ASLINDA MAÇTA DUAMI BU ŞEKİLDE YAPMIŞTIM. RABBİM SEN ÖLE BİŞE GÖSTERKİ SENİ UNUTANLAR HATIRLASINLAR. AMA GÖRÜYORUMKİ BAZILARI ÜZERİNDE ETKİLİ OLMAMIŞ.
-
ARTIK MUCİZELEREDE İNANILMIYO. NE HALE GELDİK YARABBİM. SEN SENİ GÖRMEYENLERE KENDİNİ GÖSTER. ASLINDA MAÇTA DUAMI BU ŞEKİLDE YAPMIŞTIM. RABBİM SEN ÖLE BİŞE GÖSTERKİ SENİ UNUTANLAR HATIRLASINLAR. AMA GÖRÜYORUMKİ BAZILARI ÜZERİNDE ETKİLİ OLMAMIŞ.
Yüce Allah'i görmemekle kimseyi suclamaya hic hakkin yok hira. illaki bazilari gibi devamli dilde zikretmek baskalarina ifsa etmek mi lazim? Kalben inanip, sevilemez mi? Din, insanin icinde yasanilamaz mi?
Bu konular incedir, tartismaya gelmez. Igneci`nin de baskalarinin da dinimize karsitligi yoktur. Her yorumu emege saygisizlik yaparak dine, duaya baglamaniz tenkit ediliyor burada.
Size göre, iyi seyler, dua ile gerceklesti. Ya dua edildigi halde olusan olumsuzluklar??
-
ben kimseyi suçlamıyom canım arkadasım. bana bizlere yapılan suçlamalara yanıtız kalmıyorum o kdar.
bazıları gibi devamlı dilde zikretmede hiç bir zarar görmüyorum içinde yaşayanın dışınada vurması gerekli. dışada vurulsunki ben yapmıyorum ama kimse kimseyi dinsizlikle suçlamasın.
bi şelerin duayla olamayacagını, herşeye allahı ve dini sokmanın mantıksız olduğu söleniyor dikkatini celbederim.
canım kardeşim. evet bize göre iyi olan herşey duayla gerçeklerşir. çünkü DUA MÜMİNİN SİLAHIDIR. haa dediğin gibi dua edildiği halde yaşanan olumsuzluklar var ama bunlar hep allahın takdiri. tevekkül diyoruz biz buna. yani elinden gelen herşeyi yapıp gerisini allaha bırakmaya. allah hakkımızda neyi uygun görür neyi hayırlı kılarsa onu bize verir. VERMEK İSTEMEZSE VERMEZ. biz bunu belki istemeyiz ama aslında yararımızadır. HAYIR BİLDİĞİN İŞTE ŞER, ŞER BİLDİĞİN İŞTE HAYIR VARDIR.