Reklamlar
Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: NEREDE SUSUP NEREDE KONUŞACAĞINI BİLENLER......
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 2 cevap var
OkumaGösterim: 1451
Google Özel Arama

Gönderen Konu: NEREDE SUSUP NEREDE KONUŞACAĞINI BİLENLER......  (Okunma sayısı 1451 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    iğneci

  • Sevdalı Üye
  • *****

  • İleti: 1803
  • Nerden: Gezgin
  • Rep: +312/-2
  • Cinsiyet: Bay
    • MSN Messenger - atlantik42@hotmail.de
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı


 

4yaprakliyonca@gmail.com

Nerede susup nerede ne zaman konuşacağını bilen insanlar politikacı olmalı

Gerisi konuşmacı olmalı.

Her ikisi de çok ayrı meziyetler.

Konuşmacı, önceden hazırladığı konuşmayı verilen süre zarfında söylemek durumunda.

Susamaz.

Politikacı sessiz kalma hakkını kullanabilir.

Ya da tek kelime ile akan suları durdurabilir.

Anladım ki,

Susmayı ve/ya yerinde konuşmayı bilmek için başka türlü bir beceri gerekiyor.

Bir politikacı, yeri geldiğinde sükunet ve sessizlikle olaya yaklaşabiliyorsa, gerektiğinde kendisi yerine konuşması gereken başka kişilere söz hakkı veriyorsa, iyi bir politikacı oluyor.

Benim için yani.

Ben böyle politikacıları “başarılı” buluyorum.

Ya da,

Eskilerde olduğu gibi, çok şey söyleyip hiç bir şey söylemeden zaman kazanabiliyorsa, takdir ediliyor diye düşünüyorum.

Hem böylece, politikacı haldır huldur birşeyler söyleyip söylediklerinin altında kalma riskine de girmemiş oluyor, kötü duruma düşmüyor.

Ne halkın gözünde, ne de halkı için.

Buna göre, geçen haftamıza dair benim gördüğüm şudur:

Bu harekat, he ne kadar başarılı olduysa da, benim vatandaş gönlümde politik olarak mağdurdur.

2. Dünya Savaşı’ na girmemeyi bir politikacının zaferi olarak yaşayan koca bir Ulus,

Geçmişinden hiç mi POLİTİKA dersi almamıştır?

Aklımdaki tek soru budur!

Size nasıl anlatabilirim bilmiyorum.

Biraz üzüntülü ve sıkıntılıyım...

Beni affedin.

Önceliklerimin hepsi sanki yarışa girdi.

Çocuklarımın okulu, ödevler, işim ve yetiştirilmesi gereken bin tane şeyin arasında sıkışıp kaldım.
Yok, yine de boş durmadım.

Ne var ne yok okudum.

Ne var ne yok seyrettim.

Şehit cenazelerinde; korkudan, üzüntüden “Ne olacak bu işin sonu???” diye diye tırnaklarımı yedim.

Kendime her şeyi zehir ettim.

Askerlerimiz “ŞU İŞİ” halletsinler; evlerine, ana-babalarına sağ salim geri dönsünler diye dualar ettim.

Ekranlarda askere giden oğullara baktıkça öldüm öldüm dirildim.

ÇOK zor bir hafta geçirdim.

Sessizliği BEN tercih ettim.

Yazarsam ya çok ağlak ya da çok sinirli olacaktım.

Ne ordumuz, ne asker dönüşü bekleyen ana-babalarımız, bir kişi bile olsa, benim bu kontrol dışı duygularımın anarşisini hak etmedi diye kendime yüklendim.

Kendimle didiştim.
Beynimde bin tane yazı biriktirdim.

Şu son paragrafımı aldığım çok zor kişisel bir kararla ilgili, gözlerim dolu dolu ve yutkunarak yazıyorum itiraf etmeliyim...

Ben hafta içi her gün size koşarak yazıyor(d)um.
Sizden gelen yorumları mutlaka okuyorum. Cevap veriyorum.

Ama bütün bunları çalışan anne olduğum için, geceleri işten çıkıp eve gelip çocuklarımı yatırdıktan sonra yapabiliyorum.

Uykuya gecede sadece 3-4 saat vakit ayırabiliyorum.
Sanırım son iki senedir sağlığımdan çok ödün verdim.

Bu el durur ama beyin susar mı, hiç sanmıyorum.

Yine de,

Bundan sonra haftada sadece 3 kez yazma kararı aldım.

Haber veriyorum.

Yonca

“Karmakarışık”
« Son Düzenleme: 03 Mart 2008, 03:41:18 Gönderen: PERİ »
‘TOMURCUK DERDINDE OLMAYAN AGAC ODUNDUR’

AMPULLE KARARAN TEK ÜLKEYiZ. KAHROLUYORUM.
Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

    PERİ

  • Bayan Administrator
  • *

  • İleti: 4321
  • Rep: +323/-1
  • Cinsiyet: Bayan
  • evli ve çocuklu
    • Profili Görüntüle www.sevdaligul.com
  • Çevrimdışı
NERED SUSUP NEREDE KONUSACAGINI BILENLER......
« Yanıtla #1 : 03 Mart 2008, 03:40:16 »
gerçekler acıdır .askeri harekat sırasında zahiyat mutlaka verilecekti.tabi ki hiç birimiz bunu istemeyiz fakat risk her zaman vardır.
bir vatandaş olarak ,harekatı sonuna kadar destekliyorum.hatta bölgede hakimiyet kurmamız gerektiğinin inancındayım.

Ynt: NEREDE SUSUP NEREDE KONUŞACAĞINI BİLENLER......
« Yanıtla #2 : 27 Eylül 2016, 16:11:06 »
Şehit kanlarıyla alınan bu kutsal toprağı tv karşısında izleyerek kurtarmak zaten mümkün değildir. Askerlik peygamber ocağıdır. Analar bilirlerki evlatlarına kına yakarlar askere gönderirken ne mutlu ki sehit ailesi olarak ahirette sefaatçileri vardır.


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
3 Yanıt
2134 Gösterim
Son İleti 08 Mayıs 2013, 12:56:19
Gönderen: sevdaligul
1 Yanıt
1063 Gösterim
Son İleti 18 Aralık 2007, 21:26:29
Gönderen: Alpnur
2 Yanıt
1376 Gösterim
Son İleti 10 Kasım 2007, 21:47:48
Gönderen: sevdaligul
0 Yanıt
1339 Gösterim
Son İleti 02 Aralık 2007, 00:26:52
Gönderen: sevdaligul
1 Yanıt
1363 Gösterim
Son İleti 27 Eylül 2016, 16:13:44
Gönderen: miradavetiye

web hosting Domain Web
İçerik sağlayacı paylaşım sitelerinden biri olan sevdaligul.com forum sitemizde 5651 Sayılı Kanun’un 8. Maddesine ve T.C.K’nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan sorumludur. sevdaligul.com hakkında yapılacak tüm hukuksal Şikayetler sevdaligul@gmail.com  adresi ile iletişime geçilmesi halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde sevdaligul.com  yönetimi olarak tarafımızdan gereken işlemler yapılacak ve size dönüş yapacaktır.