Reklamlar
Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: Evlilik le İlgili Sohbetler
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 2 cevap var
OkumaGösterim: 1351
Google Özel Arama

Gönderen Konu: Evlilik le İlgili Sohbetler  (Okunma sayısı 1351 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    sevdaligul

  • Administrator
  • *

  • İleti: 13121
  • Nerden: Konya
  • Rep: +6511/-0
  • Cinsiyet: Bay
  • GüLe SeVDaLı Bir GeNç
    • MSN Messenger - sevdaligul@gmail.com
    • Profili Görüntüle GüLe SeVDaLı BiR GeNçLiK
  • Çevrimdışı
Evlilik le İlgili Sohbetler
« : 09 Ekim 2010, 18:56:38 »


 

EVLİLİK

1- Bir adam gazeteye ilan vermiş: ''Eş arıyorum''.
Ertesi gün yüzlerce mektup almış. Hepsi aynı şeyi söylüyormuş.
''Benimkini alabilirsin.''

2- Bir adam karısına arabasının kapısını tutuyorsa emin olabilirsiniz.
''Ya arabası yenidir ya da karısı!..''

3- Bir genç babasına sorar; ''Baba evlenmek kaça mal olur?''
Baba cevap verir: ''Bilmiyorum oğlum, ben hálá ödüyorum.''

4- Evli erkeklerin psikolojisi arkadaşlarla lokantaya gitmeye benzer.
İstediğin yemeği sipariş edersin, sonra yanındakinin istediği yemeği görüp
''Keşke onu isteseydim'' dersin.

5- Evliliğin ilk yılında adam konuşur kadın dinler,
ikinci yılında kadın konuşur adam dinler,
üçüncü yılında her ikisi de konuşur, komşular dinler.

6- Bir kavgadan sonra kadın kocasına bağırır:
''Seninle evlendiğimde tam bir aptalmışım.''
Adam cevap verir: ''Evet aşıktım, fark edemedim.''

7- Bir davette bir kadın arkadaşına sorar; ''Alyansını yanlış parmağına takmıyor musun?'' Diğer hanım cevap verir;
''Evet yanlış adamla evliyim de ondan.''




YAŞINA GÖRE ERKEK


*20 yaşında erkek FİAT gibidir. Küçük ama hızlı.
*20-30 yaş arasında PORSHE gibidir. Hızlı ve konforlu.
*30-40 arası erkek VOLVO gibidir. Biraz sıkıcı ama teknik olarak mükemmel.
*40-50 arası erkek OPEL gibidir. Yapabileceğinden fazlasını vaat eder.
*50-60 arasında ise eski bir FORD gibidir. Harekete geçirmek için karbüratöre biraz alkol koymak gerekir.

YAŞINA GÖRE KADIN

*15-25 arasında kadın AFRİKA gibidir. Yarı keşfedilmiş, yarı bakir.
*25-35 arasında AMERİKA gibidir. Tamamı keşfedilmiş ve bilimsel olarak mükemmel.
*35-45 yaşları arasında HİNDİSTAN ve JAPONYA gibidir. Çok ateşli, bilge ve güzel.
*45-55 arasında FRANSA gibidir. Savaştan hasarlı çıkmış ama hala çekici.
*55-60 arasında kadın ALMANYA gibidir. Savaşı kaybetmiştir ama umutları vardır.
*60-70 arasında kadın RUSYA gibidir. Geniş, sakin ama kimsenin gitmediği.
*70’inden sonra kadın TÜRKİYE gibidir. Şanlı bir geçmiş ama gelecek yok.



EVLİLİK TESTİ...

Genç bir erkeğin dört kız arkadaşı vardı ve bir türlü hangisiyle evleneceğine karar veremiyordu. En sonunda doğru kararı verebilmek için bir test yapmaya karar verdi. Her birine 1000$ verdi

ve;

- "bu parayı istediğiniz gibi harcayın" dedi..

Birinci kız arkadaşı kendisine yeni elbiseler ve ayakkabılar aldı, kuaföre ve

güzellik salonlarına gitti. Genç erkeğe geri geldiğinde söyle dedi:

-Senin için en güzeli ben olmak istiyorum, çünkü seni seviyorum!"

İkinci kız arkadaşı ise genç erkeğin tuttuğu takımın iki kombine biletini,en sevdiği türden bir suru video CD ve bir ay yetecek bira ile geri geldi ve söyle dedi:

-"Bunlar senin için aldığım hediyeler, eminim seni mutlu edecektir, sen mutlu olursan bende mutlu olacağım

Uçuncu kız arkadaşı ise bu parayla iyi bir yatırım yaptı ve kısa bir sure içersinde

para kendini ikiye katladı ve bu parayida çeşitli yatırım alanlarında kullandı.

Genç adama geri gelerek söyle dedi:;

-"Bana verdiğin parayı birlikte yaşayacağımız mutlu bir gelecek için coğalttım, çünkü seni seviyorum!"

Dördüncü kız arkadaşı ise bu paranın bir kısmıyla bir suru kitap aldı, kalan kısmıyla ise fakirlere yemek dağıttı. Genç adama geri gelerek söyle dedi:

-"Verdiğin paranın bir kısmıyla sana layık olabilmek için bir suru kitap aldım diğer

kısmıyla ise senin adına fakirlere yemek dağıttım."

Genç erkek dört kız arkadaşının yaptıklarından cok etkilenmişti.

Karar vermek için epey bir sure düşündü....!!!!!!

düşündü.......!!!

düşündü.....!!!!

düşündü.....!!!!!

ve…..

sonunda büyük memeli olanla evlenmeye karar verdi...


Karbüratör
"Araba çalışmıyor şekerim" demiş kadın kocasına...
- Neden?
- Karbüratöründe su var, belki onun için...
- Karbüratörde suyun işi ne karıcığım... Başka sebepten çalışmıyordur.
- Hayır karbüratörde su var...
- Ver şu anahtarları gidip bakayım... Nerede otomobil?
- Gölde!..

Müzayede
Komşusu Ahmet beyi bahçesinde yalnız otururken gören Temel sordu:
- Yalnız mısın, hanım yok mu?
- Antika müzayedesinde...
- Yaa!.. Kaç para verdiler?..

Misafir
Yemek salonunda misafirler var... Yemeğin sonuna doğru evin küçük oğlu, "İyi geceler" diyor, yatmaya götürülüyor. Çocuk kendisini yatıran anneannesine, izlenimlerini özetliyor: “Anlaşılan bu akşam çok önemli misafirler var...” Büyük hanımefendi hayretle soruyor: “Nasıl anladın?..” Çocuk, “Annem, babamın esprilerine gülüyordu da!..”

Evlilik yıldönümü
Adam evlilik yıldönümünü sürekli unutan biri... Nihayet bir yılbaşı kendi kendine söz veriyor... O yıl evlilik yıldönümünü unutmayacak ve eşine büyük bir sürpriz yapacak... Beklediği gün geliyor. Amca bey o gün eşine pahalı armağanlar alıyor. Bir çiçek yaptırıyor. Akşam eve eli dolu dolu geliyor... Karısı şaşkın... Amca bey neşeli kahkahaları sıralarken:
- Unuttun değil mi?.. Bugün evlilik yıldönümüzdü...
Kadın hazin hazin bakarak:
- Bugün bizim evlilik yıldönümümuz değil!..
- Ya neyin yıldönümü?
- Senin ilk karınla olan evliliğinin yıldönümü!..


Evlilik
Konfiçyus, evlilik konusunda şöyle der; “Evlilik, upuzun bir ziyarettir. Ne var ki, tatlı servisi önce yapılır!..”


Mutluluğun sırrı
Çok mutlu görünen adama, nedenini sorarlar. Adam;
- Dün nikahım vardı...
- Eee?..
Adam, keyifli sürdürür
- Nikah memuru şaşıydı ve gelini şahitle evlendirdi!..


Laf uçar gider
Kadın kocasına:
- Vır vır konuşuyorsun. Bir kulağımdan giriyor, diğerinden çıkıyor!..
- Eee, tabi aralarında lafı durduracak bir şey yok!..


Uyarı
Yeni evli çift at arabasıyla evlerine giderken atlardan biri tökezlemiş. Adam “Bu bir!..” demiş. Aynı at bir süre sonra yeniden tökezlemiş. Adam “Bu iki!..” At üçüncü kez tökezlediğinde çıkarmış silahını ve atı vurmuş. Kadın çığlık çığlığa “Sen ne yaptın?” diye feveran edince adam karısına dönmüş ve ”Bu bir!..”


Telefon
Uykusunda “Suzan” diye sayıklayan adam, karısına hesap vermek zorunda kalır; “Suzan mı? O, bugün altılıda banko geçtiğim atın adı...” Adam ertesi gün işten eve döndüğünde, karısını eli belinde bulur; “Seni, bugün hipodromdan aradılar. Adı da, ha Suzan’dı!..”


Deli avı
Sekiz yaşındaki oğlan babasına sorar;
- Baba, delileri nasıl yakalarlar?
- Kolay oğlum, biraz pudra, biraz ruj, baygın bir koku, dekolte bir elbise... Tamam!..


Kavga
Kadın annesini aramış:
- Kocamla bugün ilk kez kavga ettik!
- Kızım takma kafana... Olur böyle şeyler...
- Anne iyi de, cesedi n'apacağım?..


Akıllıca
Kadın adama;
- Siz üçüncü kocama ne kadar benziyorsunuz.
- Yaa!.. Kaç kez evlendiniz?
- İki!..


Kayıp aranıyor
Kadının biri yanına bir arkadaşını da alarak karakola gitmiş ve kocasının kayıp olduğunu bildirmiş. Komiser kadından kocasını tarif etmesini istemiş. Kadın “Tabii...” demiş, ”... benim kocam 35 yaşında, 1.85 boyunda, atletik yapılı, kahverengi ve dalgalı saçları, mavi gözleri, insanın içini ısıtan bir ses tonu ve çocuklara karşı inanılmaz bir sevgisi var!” Yanındaki arkadaşı şaşırmış: “Aaaa sen ne diyosun? Senin kocan 45 yaşında, 1.65 boyunda, şişman, kel, sesi çok kalın ve çocuklardan nefret eder!” Kadın hiç istifini bozmamış: “İyi de, onu geri isteyen kim?”



Âyet şöyle:

“Hanımlarınız sizin için örtüdür, siz de onlar için bir örtüsünüz.” (Bakara, 187. âyet)

Ne demektir örtü? Kur'ân'ın belâgatlı anlatımının parçası olan âyetin maddî örtüden bahsetmediğini hepimiz anlıyoruz muhakkak! Öyleyse bu kadar katiyetle altı çizilen örtü ne?

Örtü deyince “Neyi örtmek?” sorusunu yöneltebiliriz ilk olarak. Meselâ, birbirimizin sırlarını örtmek olabilir mi? Bunu gerçekten yapabiliyor muyuz, yoksa tam tersi teşhir edici miyiz? Birbirimize olmamız gerektiği gibi aile hayatımıza da örtü olabiliyor muyuz? Vücudumuzun muhteşem bir mekanizmasının olmasına, ince milyonlarca sanat bulunmasına rağmen ten ile Rabbimizin onu örtüyor olması ile âyetteki örtü aynı şeyi düşündürmek için olamaz mı? Fertler teker teker zikredilirken, eşlerin her birinin aile hayatının mahremiyetini koruması noktasında o örtücülüğü yapması gerektiği mesajı çıkarılamaz mı? Acaba denildiği gibi, kol kırılıp yen içinde kalabiliyor mu?

Başka bir ciheti de maddî olmadığını katiyetle anladığımız örtülecek bir şeylerin varolması, eksiklerin kapatılması, örtülmesi gerektiğini çağrıştıramaz mı bize? Her iki bireyin de tek tek zikredilmesi, her ikisinin de örtüye ihtiyaç duyması, iki tarafın da hatalarının olabileceğini, kimsenin mükemmel olmadığını, kişinin kendini kusursuz algılamaması gerektiğini belirterek, mükemmellik aramanın önüne geçip “İkinizin de örtülecek yanları var. Hiç kimse kusursuz değil. Eksiğini bil, eksik arama. Sen ört ki o da senin hatalarını örtsün” anlamında bir örtüdür belki de?

Peki örtüyü bir zırh gibi de düşünemez miyiz? Maddî saldırıların önüne zırh olmamız gibi, zamanın, şeytanın, nefsin, toplum hayatının ruha saldırılarına karşı birbirimize bir koruyucu, bir kalkan, bir örtü olmakta kastediliyor olamaz mı?

Kadına ve erkeğe ayrı ayrı örtü olma görevi yüklenmiyor mu âyette? “Birbirinize” yerine ayrı ayrı söylenmesiyle eşit görev dağıtılıp, örtme görevinde olduğu gibi eşit sorumluluğunun olduğu anlamını da çıkaramaz mıyız kendi payımıza?

Evet bir âyetin benim kasır fehmime bile düşündürdükleri, bir satırın gördüğümüz, görmediğimiz onlarca anlamının olması ne muhteşem değil mi? Sadece tek bir satırla aslında aile hayatının en önemli problemleri olan, eşlerin hatayı hep karşı tarafta arayıp, kendini kusursuz görmesi; aile hayatının mahremiyetinin gereğince korunmaması ve eşler arasında çözülmesi gereken problemlerin dışarı sızdırılması, eşlerin iletişiminin zayıflamasıyla manevî destek vermemenin, korumamanın, yalnızlığın kişileri dışarı yöneltmesi ya da ruhsal yönden çökertmesi gibi daha göremediğimiz nice anlam, nice problem tespiti ve hepsine birden tek cümleyle sunulan çözüm:

“Hanımlarınız sizin için örtüdür. Siz de onlar için bir örtüsünüz!”

Şimdi Kur'ân'ın başta değindiğimiz yol gösterici yönüne bir daha dönelim ve rehbere ne kadar uyduğumuzu düşünerek, bildik bu âyet için ilmiyle amel edenlerden olup olmadığımızı sorarak kendimize, bir daha bir daha okuyalım âyeti ve tekrar tekrar sorgulayalım aile hayatımızı!

mutlu ailenin ilkeleri
Birbirinizin kusurunu araştırmayınız. Sonra aranızdaki sevgi ve saygıyı sarsarsınız. Resulullah "Koca zevcesini su-i zanna mevzu ederek ona baskı yapmasın, hanımını gizli teftiş etmesin" buyuruyor…

- Sırlarınızı başkalarına açmayın. İkiniz arasında kalması gereken sırlarınız olacaktır. Onları başkalarına açarak birbirinizi güç ve gülünç duruma düşürmeyiniz. Unutmayınız ki sırlar sizde kaldığı sürece siz onlara hakimsiniz, başkalarına da söylenince artık siz sırrınızın esiri olursunuz

- Hiç bir vazife aile vazifesinden önce olamaz. Züht, takva, nafile ibadet gibi gerekçelerle bile ailede karşılıklı karı-koca görevleri ihmal edilemez.

- Ailenizi düşünmek zorundasınız; malınızı kazanırken olduğu gibi, harcarken de ailenizi düşünmek zorundasınız. Hastalığı sırasında kendisine geçmiş olsun ziyaretine giden peygamberimize malını Allah yolunda tasadduk ettiğini söyleyen Sad. b. Ebi Vakkas'a "İyalini zengin bırakman, başkasına muhtaç bırakmandan daha hayırlıdır" buyurmuşlardır.

- Birbirinizin gönlünü alın; Bazı özel programlarla birbirinizin gönlünü hoşnut ediniz. Başkalarının dikkatini çekmemek ve aile mahremiyetine gölge düşürmemek için, şakalaşınız, eğlenceler tertip ediniz.

- Hoşnutluğunuzu paylaşın; birbirinizi ruhen desteklemek üzere birbirinizden hoşnut olduğunuzu yakın akrabalarınıza, anne-babanıza anlatınız. Bu aranızdaki güven ve sevgiyi artırır. Fakat birbirinizin özelliğini başkalarına anlatmayınız. Yani bir kadın kocasının özelliğini başka kadınlara, bir erkek de karısının özelliğini başka erkeklere anlatmaya kalkışmasın. Bu dinimizce kesinlikle yasaklanmıştır.

- Tatlı dil şart; evinize geldiğinizde birbirinizi tatlı dil, güler yüzle karşılayınız. Bu davranış sizin kendi sıkıntılarınızı da giderir. Geç vakitlere kadar dışarıda kalmayınız. Şüphelere meydan vermeyiniz.

- Kıskandırmak yok! Birbirinizi kıskandırma denemelerine kalkışmayınız. Telafisi güç sıkıntılara yol açarsınız.

- Gizli saklı olmamalı; birbirinizden gizli hiçbir şeyiniz olmasın. Şüphelere yol açarsınız. Her konuda birbirinizle istişare ediniz. Böylece, sonucunda da sorumluluğunu birlikte paylaşmış olursunuz. Çocuklarınızın yetiştirilmesinde anne-baba olarak öneminizi ve sorumluluğunuzu bilerek onlara örnek olunuz. Eğitimlerinde ihtilafa düşmeden müşterek metot uygulayınız.

- Gizlilik şart! Geçimsizliğiniz olursa, bunun sebeplerini başkalarına hatta en yakınlarınıza bile anlatmayınız. Zira bu anlatılanlar mutlaka bir suçlama olacaktır. Unutmayın ki, bu sıkıntı giderilir de, sonra anlattıklarınızdan dolayı birbirinize karşı mahcup olursunuz.

- Aileleriniz de önemli; birbirinize karşı gösterdiğiniz sevgi ve saygıyı ailelerinize karşı da gösteriniz.

- En güzeli aramaya kalkışmayın; zira güzelin güzeli vardır. En güzeli bulamazsınız. Öyleyse eşinizin güzel tarafları vardır, onu bulmaya çalışınız…

- Birbirinize karşı hoşgörülü olunuz

- Adetlerle inançlarınızı birbirine karıştırmayın. Yetişmiş olduğunuz çevreye aileden getirdiğiniz mahalli adetleriniz anlaşmazlık konusu olmasın.

- Birbirinize karşı nazik ve kibar davranınız, aileler nedense kibar davranışı, hep başkalarına karşı göstermek olarak değerlendirir. Halbuki kibar ve nazik davranışa da öncelikle aile fertleri layıktır. Şüphesiz ki, bu başkalarına kibar davranılmaz anlamına da gelmez…

- İş bölümüne dikkat ediniz. Fakat bunun için elinize kalem, kâğıt alıp yazmaya gerek yoktur. Hayat, iş bölümünü kendiliğinden yapmıştır zaten. Yeter ki anlayışlı olunsun. Küçük görüş, düşünce ve davranış farklılıklarını çözülmeyen problemler haline getirmeyiniz. Unutmayınız ki, iki kişinin her noktada aynı düşünmesi, aynısını yapması mümkün olamaz…

- Büyük yangınlar, küçük kıvılcımlar… İhtilaflar mutlaka olacaktır. İnsan zaman zaman kendisi ile bile ihtilafa düşer. Öyleyse bazı konularda muhalefet edilmesini eşler de tabii karşılamalıdır. Dolayısıyla küçük anlaşmazlıkları büyütüp problem haline getirilmeden halletmelisiniz. Şu güzel sözü de aklınızdan çıkarmayınız. "Büyük yangınlar, küçük kıvılcımlardan çıkar.
Kıvılcımları ise bir fincan su söndürür". Öyleyse bir fincan su ile söndürülebilecek kıvılcımı büyütüp itfaiyeyi çağıracak felaket haline getirmeyiniz. Eşinizin istemediği kişileri evinize almayınız.

- İnançlı olunuz. Birbirinize karşı davranışlarınızın temelinde sadece Allah’ın rızasını kazanma niyeti ve samimiyeti olsun. O zaman huzur bulur ve mutluluğunuzda ve kutsal aile yuvanızın devamında yardımcınız Allah (c.c) olacaktır.
Aklımdaki sensin
Fikrimdeki Sen
Sen tekderdimsin
Gülüm Benim

    by-rajon

  • Süper Üye
  • ***

  • İleti: 209
  • Nerden: heryer
  • Rep: +238/-0
  • Cinsiyet: Bay
  • TUTSAK DÜŞTÜM BİR İSYAN GECESİNE....
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı
Evlilik le İlgili Sohbetler
« Yanıtla #1 : 21 Şubat 2011, 17:55:33 »
 Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap çok güzelmiş yha  Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap
SENİ BU KÖŞEDE BEKLERKEN, GÜNLERİ SAYDIM, SAATLERİ SAYDIM, GÜN BİTTİ, GECE BİTTİ, BEN BİTTİM... AMA SEN YİNE GELMEDİN. BEN YİNE BEKLEDİM...Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

    sevdaligul

  • Administrator
  • *

  • İleti: 13121
  • Nerden: Konya
  • Rep: +6511/-0
  • Cinsiyet: Bay
  • GüLe SeVDaLı Bir GeNç
    • MSN Messenger - sevdaligul@gmail.com
    • Profili Görüntüle GüLe SeVDaLı BiR GeNçLiK
  • Çevrimdışı
Evlilik le İlgili Sohbetler
« Yanıtla #2 : 21 Şubat 2011, 22:24:27 »
beyendiğine sevindim arkadaşım  Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap bunlara yıkılınır
Aklımdaki sensin
Fikrimdeki Sen
Sen tekderdimsin
Gülüm Benim


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
0 Yanıt
457 Gösterim
Son İleti 31 Mayıs 2013, 17:13:01
Gönderen: LegendLord
0 Yanıt
388 Gösterim
Son İleti 20 Ekim 2015, 15:36:17
Gönderen: ByKuRsuN
0 Yanıt
304 Gösterim
Son İleti 26 Aralık 2015, 21:39:33
Gönderen: zubamba
0 Yanıt
667 Gösterim
Son İleti 07 Haziran 2017, 09:47:37
Gönderen: astrolog
0 Yanıt
206 Gösterim
Son İleti 15 Kasım 2018, 11:53:14
Gönderen: Laplace

web hosting Domain Web
İçerik sağlayacı paylaşım sitelerinden biri olan sevdaligul.com forum sitemizde 5651 Sayılı Kanun’un 8. Maddesine ve T.C.K’nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan sorumludur. sevdaligul.com hakkında yapılacak tüm hukuksal Şikayetler sevdaligul@gmail.com  adresi ile iletişime geçilmesi halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde sevdaligul.com  yönetimi olarak tarafımızdan gereken işlemler yapılacak ve size dönüş yapacaktır.