Reklamlar
Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: COCUKLARDA ÜRKEKLIK VE CEKINGENLIK
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 1 cevap var
OkumaGösterim: 2843
Google Özel Arama

Gönderen Konu: COCUKLARDA ÜRKEKLIK VE CEKINGENLIK  (Okunma sayısı 2843 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    orkide

  • Özel Üye
  • *

  • İleti: 5263
  • Nerden: Almanya
  • Rep: +1521/-1
  • Cinsiyet: Bayan
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı
COCUKLARDA ÜRKEKLIK VE CEKINGENLIK
« : 27 Mart 2008, 21:10:00 »


 




 Çocuğunuz ürkek ve girişken değil mi?


 
 
Çocukluk çağında korkular oldukça yaygındır ve bu korkuların bir kısmı belirli dönemler içinde doğal sayılmaktadır. Oyun döneminde ortaya çıkan canavar, asansör korkuları, oyun ve hatta yedi yaş üstündeki çocuklarda görülen, karanlık, hırsız korkuları ile ölüm korkusu örnek olarak verilebilir.

Fobi tanısının yada başka bir değişle, çocuklarda korkuların hastalık düzeyine ulaşabilmesi, çocuktaki kaçınma davranışının arkadaşları arasında yada okulda bir bozulmaya neden olmuş olması gerekmektedir. Kısacası korku kişinin fiziksel bütünlüğünü koruyan bir etkendir. Eğer bugün korkmasaydık herhalde çoğumuza karşıdan karşıya geçerken araba çarpardı. Yani bir gökdelenin çatısında duyduğumuz korku, bizim daha dikkatli olmamızı ve aşağıya düşmememizi sağlarken aynı kişinin bu korkuyu yerde beş santimetrelik bir kaldırımda hissetmesi anormal olmaktadır.

Sosyal fobisi olan çocuklar ve gençlerin başlıca korkusu, başkalarının yanında küçük düşeceği, sıkıntı ya da utanç duyacağı bir biçimde davranacağı ile ilgilidir. Bu çocukların; sınıfta arkadaşlarının önünde konuşma ya da tahtaya yazı yazma, öğretmen ya da karşı cinsiyetten arkadaşları ile konuşma, okul tuvaletlerini kullanma, toplu halde yemek yeme gibi korkuları vardır. Ayrıca böyle durumlarda yaşadıkları sıkıntıyı diğer arkadaşlarının anlayacağından ve gülünç duruma düşeceklerinden korkarlar. Sanki kişi, ne düşünüyorsa çevreninde bu şekilde düşündüğünü zanneder. Bu davranışlar erken yaşlarda başladığı için aileler tarafından bir huy olarak değerlendirilir.

Genelde bir aile büyüğünün de küçükken böyle olduğu sonrasında da, tabiri caizse “aslan gibi olduğu” belirtilir. Ama gel gelelim eğer hatırlıyorsa birde bu durumu yaşayana sormak gerekir. Eminim çok farklı şeyler söyleyecektir. Onu en iyi anlayanda yine bunu yaşamış ya da yaşayan kişi olacaktır. Gerçekten yaşanmadan bilinmesi imkansızdır. Benim hastalarım genelde bu tipteki rahatsızlıkları “Allah düşmanıma bile yaşatmasın doktor bey!” diye tanımlarlar. Eminim çok acı verici bir tablodur. Bu tipteki çocuklarda okul korkusu, sınav kaygısı da sıkça rastlanan durumlardır. Bu çocukların sıklıkla ya arkadaşları kısıtlıdır ya da bir kişiye karşı aşırı bağımlılık gösterirler. Genelde göz ilişkisi kurmaktan kaçınırlar. Ellerini sıktığınızda avuçları nemli ve hafif terlidir. Benim bu çocuklarda gördüğüm en büyük sıkıntı, sınavlarda yaşadıkları heyecanlar nedeni ile sınavlarda gerçek performanslarını gösteremiyor olmalarıdır.

Bu rahatsızlık sadece çocuklarda mı rastlanıyor dersiniz. Çok sayıda kişi tanıyorum ki en üst düzey mevkilere gelmelerine rağmen bir sunum öncesinde günlerce uykuları kaçmakta ve en iyi bildikleri konuları bile sırf heyecanlanırım, sesim titrer, insanlara rezil olurum diye yapmaktan kaçınmaktadırlar.

Bu rahatsızlık küçük yaşlarda anne ve baba ile olan ilişki sonrasında gelişmektedir.Her şey ailede başlıyor ve orada bitiyor. Bunun için psikiyatrist ya da psikolog olmaya, sayfalarca yazılar okumaya hiç gerek yok. Bu rahatsızlığı özellikle ketlenmiş çocuklar, yani aniden bağırılan azarlanan çocuklarda daha sık olarak görmekteyiz.Anne ve babanın tutarsız davranışlarının olması, evhamlı ve çok telaşlı ailelerin çocuklarında yine bu rahatsızlığa sıkça rastlamaktayız. Bu çocukların anne ve babaları diğer anne ve babalara göre daha reddedici ama bunun yanı sıra o kadarda kollayıcı ve koruyucudurlar.

En önemlisi bir çocuğu bir birey olarak kabul etmedikten, kafamızdaki çocuk şablonunu oluşturmaya çalışmaktan vazgeçmedikten sonra bu ve buna benzer sorunlara rastlamamız mümkündür. Her çocuğun
cesaretlendirilebileceği bir nokta vardır yeter ki öncelikle buna biz inanalım. [/size]
Dr. İbrahim BİLGEN


 

Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

            AÇIK KALPLE KONUŞAN DÜŞMAN, İÇİNDEN PAZARLIKLI DOSTTAN DAHA iyidir.

    PERİ

  • Bayan Administrator
  • *

  • İleti: 4321
  • Rep: +323/-1
  • Cinsiyet: Bayan
  • evli ve çocuklu
    • Profili Görüntüle www.sevdaligul.com
  • Çevrimdışı
COCUKLARDA ÜRKEKLIK VE CEKINGENLIK
« Yanıtla #1 : 28 Mart 2008, 00:57:07 »
ÇOCUK eğitimi ve sorunları ile ilgili eklediğin konuları oldukça faydalı buluyorum arkadaşım.çocuk yetiştirmek gerçekten ,her an dikkatli olmayı gerektiriyor.


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
0 Yanıt
1537 Gösterim
Son İleti 11 Mart 2007, 01:04:02
Gönderen: sevdaligul
0 Yanıt
981 Gösterim
Son İleti 14 Ekim 2007, 18:39:36
Gönderen: orkide
0 Yanıt
759 Gösterim
Son İleti 13 Aralık 2009, 12:51:19
Gönderen: sevdaligul
1 Yanıt
1189 Gösterim
Son İleti 16 Aralık 2015, 16:54:38
Gönderen: dagdelentugba
0 Yanıt
242 Gösterim
Son İleti 25 Temmuz 2017, 23:08:36
Gönderen: spineless

web hosting Domain Web
İçerik sağlayacı paylaşım sitelerinden biri olan sevdaligul.com forum sitemizde 5651 Sayılı Kanun’un 8. Maddesine ve T.C.K’nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan sorumludur. sevdaligul.com hakkında yapılacak tüm hukuksal Şikayetler sevdaligul@gmail.com  adresi ile iletişime geçilmesi halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde sevdaligul.com  yönetimi olarak tarafımızdan gereken işlemler yapılacak ve size dönüş yapacaktır.